Eşelemek: İngilizce-Türkçe Anlamı ve Kullanımı
İngilizce Anlamı:
- To dig or search through something in a thorough and often destructive manner
- To examine or investigate something closely and critically
- To stir up or agitate something, especially emotions or feelings
Türkçe Anlamı:
- Bir şeyi ayrıntılı ve genellikle yıkıcı bir şekilde kazmak veya aramak
- Bir şeyi yakından ve eleştirel bir şekilde incelemek veya araştırmak
- Bir şeyi, özellikle duyguları veya hisleri kışkırtmak veya harekete geçirmek
Kullanımı:
-
“Eşelemek” fiili, genellikle olumsuz bir anlamda kullanılır. Bir şeyin içini veya altını kazmak, araştırmak veya incelemek anlamına gelir. Bu, fiziksel bir nesne veya soyut bir kavram olabilir. Örneğin:
-
“Arkeologlar, eski şehrin kalıntılarını eşeliyorlardı.”
- “Dedektif, cinayet mahallini eşeliyordu.”
-
“Gazeteci, hükümetin yolsuzluklarını eşeliyordu.”
-
“Eşelemek” fiili, ayrıca bir şeyi kışkırtmak veya harekete geçirmek anlamında da kullanılabilir. Bu, genellikle olumsuz bir anlamda kullanılır. Örneğin:
-
“Politikacı, seçmenlerin duygularını eşeliyordu.”
- “Reklamcı, tüketicilerin satın alma arzusunu eşeliyordu.”
- “Öğretmen, öğrencilerin merakını eşeliyordu.”
Örnek Cümleler:
- Arkeologlar, antik kentin kalıntılarını eşeliyorlardı.
- Dedektif, cinayet mahallini eşeliyordu.
- Gazeteci, hükümetin yolsuzluklarını eşeliyordu.
- Politikacı, seçmenlerin duygularını eşeliyordu.
- Reklamcı, tüketicilerin satın alma arzusunu eşeliyordu.
- Öğretmen, öğrencilerin merakını eşeliyordu.
- Çocuklar, bahçedeki toprağı eşeliyorlardı.
- Köpek, kemiği eşeliyordu.
- Tavuklar, kümesteki yemi eşeliyorlardı.
- Kazıcılar, madendeki kömürü eşeliyorlardı.
- İşçiler, inşaat alanındaki toprağı eşeliyorlardı.
Eş anlamlılar:
- Kazmak
- Araştırmak
- İncelemek
- Soruşturmak
- Kışkırtmak
- Harekete geçirmek
Zıt anlamlılar:
- Örtmek
- Gizlemek
- Saklamak
- Bastırmak
- Yatıştırmak