flog

flog: Fiilinin Anlamı ve Kullanımı

İngilizce Anlamı:

  1. (birini) kırbaçlamak veya sopayla dövmek
  2. (birini) sert bir şekilde eleştirmek veya azarlamak
  3. (birini) zor bir göreve veya duruma zorlamak
  4. (birini) kandırmak veya dolandırmak
  5. (bir şeyi) hızla veya sert bir şekilde hareket ettirmek

Türkçe Anlamı:

  1. (birini) kırbaçlamak veya sopayla dövmek
  2. (birini) sert bir şekilde eleştirmek veya azarlamak
  3. (birini) zor bir göreve veya duruma zorlamak
  4. (birini) kandırmak veya dolandırmak
  5. (bir şeyi) hızla veya sert bir şekilde hareket ettirmek

Kullanım Örnekleri:

  • The teacher flogged the student for misbehaving. (Öğretmen, öğrenciyi yaramazlık yaptığı için kırbaçladı.)
  • The critic flogged the movie for its poor acting and directing. (Eleştirmen, filmin kötü oyunculuğu ve yönetmenliği nedeniyle filmi yerden yere vurdu.)
  • The boss flogged the employees to work overtime. (Patron, çalışanları fazla mesai yapmaya zorladı.)
  • The con artist flogged the elderly woman out of her life savings. (Dolandırıcı, yaşlı kadını tüm birikimlerini vermeye ikna etti.)
  • The wind flogged the trees, causing them to sway and creak. (Rüzgar ağaçları hızla salladı ve gıcırdattı.)

flog: Fiilinin Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

Eş Anlamlıları:

  • whip
  • beat
  • lash
  • scourge
  • chastise
  • berate
  • scold
  • drive
  • push
  • force
  • trick
  • deceive
  • swindle
  • propel
  • move

Zıt Anlamlıları:

  • praise
  • commend
  • compliment
  • encourage
  • support
  • help
  • assist
  • reward
  • slow
  • stop

flog: Fiilinin Kökeni ve Etimolojisi

Flog fiili, Eski İngilizce “fleogan” fiilinden türemiştir. Fleogan fiili, “vurmak” veya “dövmek” anlamına geliyordu. Flog fiili, 13. yüzyılda İngilizce’ye girmiştir.

flog: Fiilinin Kullanım Alanları

Flog fiili, günlük konuşma dilinde, edebiyatta, gazetecilikte ve akademik yazılarda kullanılır.

flog: Fiilinin Örnek Cümleler

  • The teacher flogged the student for talking in class. (Öğretmen, sınıfta konuştuğu için öğrenciyi kırbaçladı.)
  • The critic flogged the movie for its lack of originality. (Eleştirmen, filmin özgünlük eksikliği nedeniyle filmi yerden yere vurdu.)
  • The boss flogged the employees to meet the deadline. (Patron, çalışanları son teslim tarihine yetişmek için zorladı.)
  • The con artist flogged the elderly woman out of her retirement savings. (Dolandırıcı, yaşlı kadını emeklilik birikimlerini vermeye ikna etti.)
  • The wind flogged the trees, causing them to sway and creak. (Rüzgar ağaçları hızla salladı ve gıcırdattı.)

Sonuç

Flog fiili, “vurmak”, “dövmek”, “eleştirmek”, “azarlamak”, “zorlamak”, “kandırmak” ve “dolandırmak” anlamlarına gelen çok yönlü bir fiildir. Flog fiili, günlük konuşma dilinde, edebiyatta, gazetecilikte ve akademik yazılarda kullanılır.


Yayımlandı

kategorisi