heybetli

Heybetli: İngilizce ve Türkçe Anlamı

İngilizce Anlamı:

  • imposing
  • majestic
  • awe-inspiring
  • grand
  • magnificent
  • stately
  • impressive
  • imposing
  • commanding
  • formidable

Türkçe Anlamı:

  • heybetli
  • görkemli
  • ihtişamlı
  • muhteşem
  • görkemli
  • görkemli
  • etkileyici
  • heybetli
  • emredici
  • korkutucu

Heybetli Kelimesinin Kullanımı:

  • Heybetli bir yapı. (An imposing structure.)
  • Heybetli bir dağ. (A majestic mountain.)
  • Heybetli bir manzara. (An awe-inspiring view.)
  • Heybetli bir bina. (A grand building.)
  • Heybetli bir saray. (A magnificent palace.)
  • Heybetli bir kale. (A stately castle.)
  • Heybetli bir anıt. (An impressive monument.)
  • Heybetli bir heykel. (An imposing statue.)
  • Heybetli bir lider. (A commanding leader.)
  • Heybetli bir düşman. (A formidable enemy.)

Heybetli Kelimesinin Eş Anlamlıları:

  • görkemli
  • ihtişamlı
  • muhteşem
  • görkemli
  • görkemli
  • etkileyici
  • heybetli
  • emredici
  • korkutucu

Heybetli Kelimesinin Zıt Anlamlıları:

  • mütevazı
  • sade
  • basit
  • sıradan
  • önemsiz
  • değersiz
  • önemsiz
  • önemsiz
  • önemsiz
  • önemsiz

Heybetli Kelimesinin Örnek Cümleleri:

  • Heybetli bir yapı karşısında hayranlıkla durdum. (I stood in awe of the imposing structure.)
  • Heybetli bir dağın tepesinden manzarayı seyrettim. (I watched the view from the top of a majestic mountain.)
  • Heybetli bir manzara karşısında büyülendim. (I was mesmerized by the awe-inspiring view.)
  • Heybetli bir binanın önünde fotoğraf çektirdim. (I took a picture in front of a grand building.)
  • Heybetli bir sarayın içinde gezdim. (I toured the inside of a magnificent palace.)
  • Heybetli bir kalenin duvarlarına tırmandım. (I climbed the walls of a stately castle.)
  • Heybetli bir anıtın önünde saygı duruşunda bulundum. (I stood in silence before an impressive monument.)
  • Heybetli bir heykelin önünde fotoğraf çektirdim. (I took a picture in front of an imposing statue.)
  • Heybetli bir liderin konuşmasını dinledim. (I listened to the speech of a commanding leader.)
  • Heybetli bir düşmanla savaştım. (I fought against a formidable enemy.)

Sonuç:

Heybetli kelimesi, büyüklük, ihtişam ve güç gibi kavramları ifade etmek için kullanılan bir sıfattır. Bu kelime, genellikle yapıları, doğal oluşumları, kişileri ve olayları tanımlamak için kullanılır. Heybetli kelimesi, İngilizce’de “imposing”, “majestic”, “awe-inspiring”, “grand”, “magnificent”, “stately”, “impressive”, “commanding” ve “formidable” gibi kelimelerle eş anlamlıdır.


Yayımlandı

kategorisi