knock

Knock: İngilizce ve Türkçe Anlamı

Knock, İngilizce’de “vurmak, çalmak, tıklatmak” anlamlarına gelen bir fiildir. Türkçe’de ise “vurmak, çalmak, tıklatmak” anlamlarına gelen “vurmak” fiiliyle karşılık bulur.

Knock’un Kullanımı

Knock fiili, genellikle bir nesneye veya yüzeye vurmak, çalmak veya tıklatmak anlamında kullanılır. Örneğin:

  • He knocked on the door. (Kapıyı çaldı.)
  • She knocked on the table. (Masaya vurdu.)
  • I knocked on the window. (Pencereye tıklattım.)

Knock fiili, ayrıca “birini veya bir şeyi devirmek, düşürmek” anlamında da kullanılabilir. Örneğin:

  • The wind knocked over the tree. (Rüzgar ağacı devirdi.)
  • He knocked the vase off the table. (Vazoyu masadan düşürdü.)

Knock fiili, “birini veya bir şeyi şaşırtmak, şok etmek” anlamında da kullanılabilir. Örneğin:

  • The news knocked me off my feet. (Haber beni şok etti.)
  • I was knocked out by the beauty of the scenery. (Manzaranın güzelliği beni büyüledi.)

Knock’un Deyimler ve Atasözleri

Knock fiili, birçok deyim ve atasözünde de kullanılır. İşte bunlardan bazıları:

  • Knock on wood. (Tahtaya vur.)
  • Knock yourself out. (Kendini yorma.)
  • Knock it off. (Bırak şunu.)
  • Knock down the door. (Kapıyı kır.)
  • Knock someone’s socks off. (Birini şaşırtmak, şok etmek.)

Knock’un Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

Knock fiilinin eş anlamlıları arasında “hit”, “strike”, “tap” ve “bang” fiilleri yer alır. Zıt anlamlıları arasında ise “miss”, “avoid” ve “dodge” fiilleri yer alır.

Knock’un Örnek Cümleler

  • I knocked on the door, but there was no answer. (Kapıyı çaldım, ama kimse cevap vermedi.)
  • She knocked on the table to get my attention. (Dikkatimi çekmek için masaya vurdu.)
  • I knocked the ball out of the park. (Topu parkın dışına vurdum.)
  • The wind knocked over the tree in our backyard. (Rüzgar arka bahçemizdeki ağacı devirdi.)
  • The news of her death knocked me off my feet. (Ölüm haberi beni şok etti.)
  • Knock on wood, I haven’t been sick all year. (Tahtaya vurun, bütün yıl hasta olmadım.)
  • Knock yourself out, I’m going to bed. (Kendini yorma, ben yatıyorum.)
  • Knock it off, you’re starting to annoy me. (Bırak şunu, beni rahatsız etmeye başlıyorsun.)
  • He knocked down the door and rushed into the room. (Kapıyı kırdı ve odaya daldı.)
  • Her beauty knocked my socks off. (Güzelliği beni büyüledi.)

Yayımlandı

kategorisi