mellow ne demek

Mellow

İngilizce Anlamı:

  1. (sıfat) Olgunlaşmış, yumuşamış veya olgunlaşmış (meyve, sebze vb. gibi).
  2. (sıfat) Yumuşak, pürüzsüz veya hoş bir tada sahip (peynir, şarap vb. gibi).
  3. (sıfat) Sakin, rahat veya huzurlu (bir kişi veya durum).
  4. (sıfat) Hafif veya orta derecede yoğunlukta (ses, ışık vb. gibi).
  5. (sıfat) Olgun, deneyimli veya bilgili (bir kişi).
  6. (fiil) Olgunlaşmak, yumuşamak veya olgunlaşmak (meyve, sebze vb. gibi).
  7. (fiil) Yumuşak, pürüzsüz veya hoş bir tada sahip olmak (peynir, şarap vb. gibi).
  8. (fiil) Sakinleşmek, rahatlamak veya huzur bulmak (bir kişi veya durum).
  9. (fiil) Hafif veya orta derecede yoğunlukta olmak (ses, ışık vb. gibi).
  10. (fiil) Olgunlaşmak, deneyim kazanmak veya bilgi edinmek (bir kişi).

Türkçe Anlamı:

  1. (sıfat) Olgunlaşmış, yumuşamış veya olgunlaşmış (meyve, sebze vb. gibi).
  2. (sıfat) Yumuşak, pürüzsüz veya hoş bir tada sahip (peynir, şarap vb. gibi).
  3. (sıfat) Sakin, rahat veya huzurlu (bir kişi veya durum).
  4. (sıfat) Hafif veya orta derecede yoğunlukta (ses, ışık vb. gibi).
  5. (sıfat) Olgun, deneyimli veya bilgili (bir kişi).
  6. (fiil) Olgunlaşmak, yumuşamak veya olgunlaşmak (meyve, sebze vb. gibi).
  7. (fiil) Yumuşak, pürüzsüz veya hoş bir tada sahip olmak (peynir, şarap vb. gibi).
  8. (fiil) Sakinleşmek, rahatlamak veya huzur bulmak (bir kişi veya durum).
  9. (fiil) Hafif veya orta derecede yoğunlukta olmak (ses, ışık vb. gibi).
  10. (fiil) Olgunlaşmak, deneyim kazanmak veya bilgi edinmek (bir kişi).

Örnek Cümleler:

  • The fruit is mellow and sweet. (Meyve olgunlaşmış ve tatlı.)
  • The cheese has a mellow flavor. (Peynirin yumuşak bir tadı var.)
  • He is a mellow person who is always relaxed and easygoing. (O, her zaman rahat ve sakin olan yumuşak huylu bir kişidir.)
  • The music is mellow and soothing. (Müzik yumuşak ve rahatlatıcı.)
  • She is a mellow person who has a lot of experience and knowledge. (O, çok deneyimli ve bilgili olan yumuşak huylu bir kişidir.)
  • The fruit mellowed in the sun. (Meyve güneşte olgunlaştı.)
  • The cheese mellowed with age. (Peynir zamanla yumuşadı.)
  • He mellowed after he retired. (Emekli olduktan sonra sakinleşti.)
  • The music mellowed as the night went on. (Gece ilerledikçe müzik yumuşadı.)
  • She mellowed with age and became more tolerant and understanding. (Yaşlandıkça yumuşadı ve daha hoşgörülü ve anlayışlı oldu.)

Mellow kelimesinin kullanımına ilişkin ek bilgiler:

  • Mellow kelimesi genellikle olumlu bir anlamda kullanılır.
  • Mellow kelimesi bazen olumsuz bir anlamda da kullanılabilir. Örneğin, “mellowed out” ifadesi bazen bir kişinin uyuşturucu veya alkolden dolayı sakinleşmiş veya gevşemiş olduğu anlamında kullanılabilir.
  • Mellow kelimesi bazen bir kişinin yaşlandığını veya olgunlaştığını belirtmek için de kullanılabilir.
  • Mellow kelimesi bazen bir şeyin zamanla iyileştiğini veya geliştiğini belirtmek için de kullanılabilir.

Yayımlandı

kategorisi