Sözlükte selejilin kelimesinin manası:
- L-Amfetamin türevi olan ve beyinde dopaminin yıkımlanmasından sorumlu bulunan monoamino oksidaz enziminin baskılayıcı olan ilaç, deprenil.
selejilin ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları
selejilin: L-Amfetamin türevi olan ve beyinde dopaminin yıkımlanmasından sorumlu bulunan monoamino oksidaz enziminin baskılayıcı olan ilaç, deprenil. Devamını Oku
oksidaz testi: Mikroorganizmalar tarafından sentezlenen ve hücre içi olan oksidaz enziminin (sitokrom C oksidaz) varlığını ortaya koymada kullanılan test. Devamını Oku
siyanür: Hidrosiyanik asidin tuzu veya esteri olan çok güçlü bir zehir. Genellikle siyanojenik bitkilerin tüketilmesiyle veya hidrosiyanik asidin gaz durumunda alınmasından sonra, sitokrom oksidaz enziminin baskılanmasına bağlı olarak histotoksik anoksi sonucunda Devamını Oku
mao: Dopaminerjik sinir uçlarında dopaminin dihidroksifenilasetik aside, serotenerjik sinir uçlarında serotoninin 5-hidroksiindolasetik aside ve adrenerjik sinir uçlarında kısmen noradrenalinin parçalanmasından sorumlu, MAO A ve MAO B olmak üzere iki alt tipi bulunan sitoplazmik bir enzim. Devamını Oku
mao: Dopaminerjik sinir uçlarında dopaminin dihidroksifenilasetik aside, serotenerjik sinir uçlarında serotoninin 5-hidroksiindolasetik aside ve adrenerjik sinir uçlarında kısmen noradrenalinin parçalanmasından sorumlu, MAO A ve MAO B olmak üzere iki alt tipi bulunan sitoplazmik bir enzim. Devamını Oku
düşme hastalığı: Bakırın ve sitokrom oksidaz enziminin yetersizliği nedeniyle hücre içi solunumun yapılamamasından kaynaklanan sığırların ani ölüm ve kalp kası nekrozuyla belirgin hastalık. Devamını Oku
katekolamin o metil transferaz: Efektör hücre, sinaptik aralık ve karaciğerde, noradrenalinin yıkımlanmasından sorumlu olan sitoplazmik enzim, KOMT, COMT. Devamını Oku
metamfetamin: Uyarıcı etkiye sahip, yasa dışı piyasada “ICE” adıyla satılan amfetamin türevi. Alfa-Uyarıcı ilaçlar grubundan amfetamin benzeri ilaç. Devamını Oku
koni hücreleri: Omurgalıların gözünde, retina bölgesinin arka tarafında bulunan koni şeklindeki, ışık alıcı (fotoreseptör), ışığa karşı hassas, daha keskin hatlı ve renkli görüntü alınmasından sorumlu, iyodopsin pigmenti içeren, insan gözünde 6.5 milyon kadar bulunan hücreler. Devamını Oku
incumbent upon: -dan sorumlu, -sı görevi olan, -sı zorunluluğu olan (bir görevi yerine getirme) Devamını Oku
fenol: Boyacılıkla, plastik maddelerin ve bazı ilaçların yapımında kullanılan, çoğunlukla maden kömürünün katranından çıkarılan benzinin oksijenli türevi, asit fenik. Benzen molekülündeki hidrojenlerden birinin veya birkaçının yerine OH- gruplarının geçmesi ile oluşan, Devamını Oku
metilamfetamin: Alfa-Uyarıcı ilaçlar grubunda amfetamin türevi ilaç. Devamını Oku
encephalin: Ensefalin, beyinde ve omurilikte salgılanan ve ağrı kesici görevi gören sersemletici özelliği olan doğal bir kimyasal (Biyokimya) Devamını Oku
peroksizomlar: (Yun, oxys: keskin; soma: vücut) Hayvan hücrelerinde ve birçok bitki hücresinde, sitoplâzmada bulunan 0.2-1 um çapında, tek katlı bir zarla çevrili, içinde amino asit oksidaz, ürat oksidaz, glikolat oksidaz, peroksidaz, katalaz gibi enzimlerin bulunduğu, hidrojen peroksidin katalaz enzimiyle oksijen ve suya çevrildiği, çıkan enerjinin ısı enerjisi şekline dönüştüğü, oksidasyon yapan, mikrocisimcikler olarak da bilinen organeller. Devamını Oku
yayımcı: Bir sanatçının, bir yazarın eserini yayımlayıp satışını sağlayan kimse veya kuruluş, yayıncı, naşir, tabi (II), editör Örnek: Yayımcılar, kazanç amacıyla, alışılmış yapıtlar sunarlar okuyucuya. N. Cumalı Herhangi bir eserin radyo ve televizyon aracılığıyla dinleyiciye, seyirciye ulaştırılmasını sağlayan kimse. Devamını Oku