Avail Ne Demek?
“Avail” kelimesi, “faydalanmak”, “yararlanmak” veya “kullanmak” anlamına gelen bir fiildir. Genellikle bir fırsattan veya imkandan yararlanmak anlamında kullanılır. Örneğin, “I availed myself of the opportunity to travel to Europe” (Avrupa’ya seyahat etme fırsatından yararlandım) veya “She availed herself of the free consultation” (Ücretsiz danışmanlıktan yararlandı) gibi.
“Avail” kelimesi ayrıca, “faydalı olmak” veya “etkili olmak” anlamında da kullanılabilir. Örneğin, “The new medicine availed to cure the disease” (Yeni ilaç hastalığı tedavi etmekte etkili oldu) veya “The protest availed to raise awareness about the issue” (Protesto, konu hakkında farkındalık yaratmada etkili oldu) gibi.
“Avail” kelimesinin birkaç farklı eş anlamlısı vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
- Utilize (kullanmak)
- Employ (kullanmak)
- Make use of (kullanmak)
- Take advantage of (faydalanmak)
- Benefit from (faydalanmak)
- Exploit (faydalanmak)
- Capitalize on (faydalanmak)
- Turn to account (faydalanmak)
- Put to use (faydalanmak)
- Make the most of (faydalanmak)
“Avail” kelimesi, günlük konuşmada sıklıkla kullanılır. Aşağıdaki örneklerde “avail” kelimesinin nasıl kullanıldığı gösterilmektedir:
- I availed myself of the opportunity to take a vacation. (Tatile çıkma fırsatından yararlandım.)
- She availed herself of the free consultation with the doctor. (Doktorla ücretsiz konsültasyondan yararlandı.)
- The new medicine availed to cure the disease. (Yeni ilaç hastalığı tedavi etmekte etkili oldu.)
- The protest availed to raise awareness about the issue. (Protesto, konu hakkında farkındalık yaratmada etkili oldu.)
- I availed myself of the chance to learn a new language. (Yeni bir dil öğrenme şansından yararlandım.)
- He availed himself of the opportunity to start his own business. (Kendi işini kurma fırsatından yararlandı.)
- She availed herself of the free tickets to the concert. (Konsere ücretsiz biletlerden yararlandı.)
- The company availed itself of the government grant to expand its operations. (Şirket, faaliyetlerini genişletmek için hükümet hibesinden yararlandı.)
- I availed myself of the opportunity to travel to Europe. (Avrupa’ya seyahat etme fırsatından yararlandım.)
- He availed himself of the chance to meet with the CEO. (CEO ile görüşme şansından yararlandı.)
“Avail” kelimesi, İngilizce’de yaygın olarak kullanılan bir fiildir. Genellikle bir fırsattan veya imkandan yararlanmak anlamında kullanılır. “Avail” kelimesinin birkaç farklı eş anlamlısı vardır ve günlük konuşmada sıklıkla kullanılır.