be thrown into prison sözlük anlamı nedir?

Sözlükte be thrown into prison kelimesinin manası:

  1. Hapse atılmak, cezaevine konulmak, tutuklanmak

be thrown into prison ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları

  • imprisoner: Tutuklayan, hapse atan, hapse koyan, cezaevine koyan Devamını Oku
  • delik eğirmek: Argo hapse girmek, tutuklanmak. Devamını Oku
  • put in prison: Hapse atmak Devamını Oku
  • throw into prison: Hapse atmak Devamını Oku
  • get thrown out: Atılmak Devamını Oku
  • be ranked: Derecelenmek, mertebelenmek, rütbelenmek, rütbe sırasına konulmak, sınıflandırılmak, derece verilmek, sıra verilmek, sıraya konulmak Devamını Oku
  • send up: Havaya atmak, yukarı fırlatmak, artırmak, dalga geçmek, kafa bulmak, hapse atmak, hapse yollamak, yükseltmek Taklit etme, alay etme, kafa bulma Devamını Oku
  • pollard affair: Pollard hadisesi, 1985 yılında Jonathan Pollard'ın hapse girmesi olayı etrafında gelişŸen durum (Pollard 1985 yılında tutuklandı ve İsrail adına casusluk… Devamını Oku
  • tutuklanma: Tutuklanmak işi Devamını Oku
  • to be arrested: Tutuklanmak Devamını Oku
  • tutuklanmak: Tutuklama işine konu olmak. Devamını Oku
  • tutuklanmak: Tutuklama işine konu olmak. Devamını Oku
  • tomruk dairesi: Osmanlılarda cezaevine verilen ad. Devamını Oku
  • plunge: Suya daldırmak Zorla suya batırmak Saplamak, sokmak Dalmak, içine atılmak İleriye atılmak Dili büyük para koyarak kumar oynamak Dalış, suya… Devamını Oku
  • be thrown upon ones own resources: Kendi kendine yetmek, kendi yağıyla kavrulmak Kendi kendine yetmek, kendi yağŸıyla kavrulmak (Yazılışı: be thrown upon one's own resources) Devamını Oku