beginning ne demek

Beginning

Anlamı:

  • Başlangıç
  • İlk
  • Başlangıç noktası
  • Kaynak
  • Köken

Örnekler:

  • The beginning of the story was very interesting.
    (Hikayenin başlangıcı çok ilginçti.)

  • I’m not sure where to start. Can you give me a beginning?
    (Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Bana bir başlangıç verebilir misin?)

  • The beginning of the year is always a busy time for me.
    (Yılın başlangıcı benim için her zaman yoğun bir zamandır.)

  • I’m trying to find the beginning of this river.
    (Bu nehrin başlangıcını bulmaya çalışıyorum.)

  • The beginning of life is a mystery.
    (Hayatın başlangıcı bir gizemdir.)

Beginning with

Anlamı:

  • İle başlayarak
  • İle başlamak
  • İle birlikte

Örnekler:

  • Beginning with the letter “A”, we have apple, ant, and airplane.
    (Harf “A” ile başlayarak, elma, karınca ve uçak var.)

  • I’m going to start my diet beginning with tomorrow.
    (Yarından başlayarak diyetime başlayacağım.)

  • We’re going to travel around the world, beginning with Europe.
    (Dünyayı dolaşacağız, Avrupa’dan başlayarak.)

In the beginning

Anlamı:

  • Başlangıçta
  • İlk başta
  • En başta

Örnekler:

  • In the beginning, there was nothing.
    (Başlangıçta hiçbir şey yoktu.)

  • In the beginning, I was very nervous about my new job.
    (Başlangıçta, yeni işim konusunda çok gergindim.)

  • In the beginning, we didn’t know what to do.
    (Başlangıçta, ne yapacağımızı bilmiyorduk.)

From the beginning

Anlamı:

  • Başından beri
  • En başından beri
  • İlk baştan beri

Örnekler:

  • I’ve known him from the beginning.
    (Onu başından beri tanıyorum.)

  • I’ve been working on this project from the beginning.
    (Bu proje üzerinde başından beri çalışıyorum.)

  • We’ve been friends from the beginning.
    (Başından beri arkadaşız.)

At the beginning

Anlamı:

  • Başında
  • İlk başta
  • En başta

Örnekler:

  • At the beginning of the movie, there was a car chase.
    (Filmin başında bir araba kovalamacası vardı.)

  • At the beginning of the meeting, we introduced ourselves.
    (Toplantının başında kendimizi tanıttık.)

  • At the beginning of the year, I made a lot of resolutions.
    (Yılın başında birçok karar aldım.)

To begin with

Anlamı:

  • Başlamak için
  • Öncelikle
  • İlk olarak

Örnekler:

  • To begin with, I’d like to thank you for coming.
    (Başlamak için, geldiğiniz için teşekkür ederim.)

  • To begin with, we need to gather some information.
    (Başlamak için, biraz bilgi toplamamız gerekiyor.)

  • To begin with, let’s talk about the budget.
    (Başlamak için, bütçeden bahsedelim.)


Yayımlandı

kategorisi