Blink: Göz Kırpmak ve Anlık Kararlar
“Blink” kelimesi, göz kırpma eylemini ifade eden bir fiildir. Ayrıca, bir anlık karar verme veya sezgisel bir şekilde bir şey yapma anlamına da gelir. Bu makalede, “blink” kelimesinin İngilizce ve Türkçe anlamları, örnek cümleler ve ilgili ifadeler ele alınacaktır.
İngilizce Anlamı
- Göz kırpmak: “Blink your eyes to keep them moist.” (Gözlerinizi nemli tutmak için göz kırpın.)
- Anlık karar vermek: “I blinked and decided to buy the car.” (Bir anlık karar verdim ve arabayı satın almaya karar verdim.)
- Sezgisel olarak bir şey yapmak: “I just blinked and knew that he was the right person for the job.” (Sezgisel olarak onun bu iş için doğru kişi olduğunu biliyordum.)
Türkçe Anlamı
- Göz kırpmak: “Gözlerini kırpmadan baktı.”
- Anlık karar vermek: “Bir anlık karar vererek ayrıldı.”
- Sezgisel olarak bir şey yapmak: “Sezgisel olarak doğru yolu buldu.”
Örnek Cümleler
- “I blinked and the traffic light turned green.” (Gözümü kırptığımda trafik ışığı yeşile döndü.)
- “She blinked and realized that she was in love with him.” (Bir anlık karar vererek ona aşık olduğunu fark etti.)
- “I just blinked and knew that I had to take the job.” (Sezgisel olarak bu işi almam gerektiğini biliyordum.)
İlgili İfadeler
- “In the blink of an eye”: Bir göz kırpması kadar kısa bir sürede.
- “Blink twice if you need help”: Yardıma ihtiyacınız varsa iki kez göz kırpın.
- “Don’t blink or you’ll miss it”: Gözünüzü kırpmayın yoksa kaçırırsınız.
Sonuç
“Blink” kelimesi, göz kırpma eylemini, anlık karar vermeyi ve sezgisel olarak bir şey yapmayı ifade eden bir fiildir. Bu makalede, kelimenin İngilizce ve Türkçe anlamları, örnek cümleler ve ilgili ifadeler ele alınmıştır.