brittle

Brittle: Kırılgan ve Dayanıksız

İngilizce Anlamı:

Brittle, kırılgan ve dayanıksız anlamına gelen bir sıfattır. Genellikle fiziksel nesneleri tanımlamak için kullanılır, ancak mecazi olarak duygusal veya zihinsel durumları tanımlamak için de kullanılabilir.

Fiziksel olarak, kırılgan bir nesne, küçük bir kuvvetle bile kolayca kırılabilen bir nesnedir. Örneğin, cam bir bardak kırılgan bir nesnedir. Küçük bir darbeyle bile kolayca kırılabilir.

Mecazi olarak, kırılgan bir durum, kolayca bozulabilen veya zarar görebilen bir durumdur. Örneğin, kırılgan bir ruh hali, kolayca üzülen veya incinen bir ruh halidir.

Türkçe Anlamı:

Brittle, Türkçe’de “kırılgan” veya “dayanıksız” anlamına gelir. Genellikle fiziksel nesneleri tanımlamak için kullanılır, ancak mecazi olarak duygusal veya zihinsel durumları tanımlamak için de kullanılabilir.

Fiziksel olarak, kırılgan bir nesne, küçük bir kuvvetle bile kolayca kırılabilen bir nesnedir. Örneğin, cam bir bardak kırılgan bir nesnedir. Küçük bir darbeyle bile kolayca kırılabilir.

Mecazi olarak, kırılgan bir durum, kolayca bozulabilen veya zarar görebilen bir durumdur. Örneğin, kırılgan bir ruh hali, kolayca üzülen veya incinen bir ruh halidir.

Brittle Kelimesinin Kullanımı:

Brittle kelimesi, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. İşte birkaç örnek:

• The glass vase was brittle and broke easily. (Cam vazo kırılgan ve kolayca kırıldı.)
• The old man’s bones were brittle and he was prone to fractures. (Yaşlı adamın kemikleri kırılgan ve kırılmaya yatkındı.)
• The economy is brittle and could easily collapse. (Ekonomi kırılgan ve kolayca çökebilir.)
• She had a brittle personality and was easily offended. (Kırılgan bir kişiliği vardı ve kolayca incinirdi.)

Brittle Kelimesinin Eş Anlamlıları:

Brittle kelimesinin birkaç eş anlamlısı vardır. İşte birkaç örnek:

• Fragile (kırılgan)
• Delicate (narin)
• Weak (zayıf)
• Frail (dayanıksız)
• Vulnerable (savunmasız)

Brittle Kelimesinin Zıt Anlamlıları:

Brittle kelimesinin birkaç zıt anlamlısı vardır. İşte birkaç örnek:

• Strong (güçlü)
• Sturdy (sağlam)
• Durable (dayanıklı)
• Tough (sert)
• Resilient (esnek)

Brittle Kelimesinin Örnek Cümleleri:

• The brittle glass shattered into a million pieces. (Kırılgan cam milyonlarca parçaya bölündü.)
• The old woman’s brittle bones made her susceptible to fractures. (Yaşlı kadının kırılgan kemikleri onu kırılmaya yatkın hale getirdi.)
• The economy is in a brittle state and could easily collapse. (Ekonomi kırılgan bir durumda ve kolayca çökebilir.)
• She has a brittle personality and is easily offended. (Kırılgan bir kişiliği var ve kolayca incinir.)
• The brittle ceasefire between the two countries could easily be broken. (İki ülke arasındaki kırılgan ateşkes kolayca bozulabilir.)

Sonuç:

Brittle, kırılgan ve dayanıksız anlamına gelen bir sıfattır. Genellikle fiziksel nesneleri tanımlamak için kullanılır, ancak mecazi olarak duygusal veya zihinsel durumları tanımlamak için de kullanılabilir. Brittle kelimesinin birkaç eş anlamlısı ve zıt anlamlısı vardır. Çeşitli bağlamlarda kullanılabilir.