calf

calf

İngilizce Anlamı:

1. A young cow or bull.
2. The young of certain other large mammals, such as elephants, whales, and seals.
3. The fleshy part of the back of the human leg below the knee.
4. A leather made from the skin of a calf.
5. A type of leather shoe that covers the ankle.

Türkçe Anlamı:

1. Buzağı.
2. Fil, balina ve fok gibi bazı diğer büyük memelilerin yavruları.
3. İnsan bacağının diz altı kısmının arka tarafındaki etli kısım.
4. Buzağı derisinden yapılan bir deri.
5. Ayak bileğini örten bir tür deri ayakkabı.

Örnekler:

• The farmer had a herd of calves grazing in the field. (Çiftçinin tarlada otlayan bir sürü buzağısı vardı.)
• The baby elephant was playing with its mother. (Fil yavrusu annesiyle oynuyordu.)
• The woman was wearing a pair of calf-length boots. (Kadın ayak bileği uzunluğunda bir çift çizme giyiyordu.)
• The calfskin jacket was very soft and comfortable. (Buzağı derisi ceket çok yumuşak ve rahattı.)
• The soccer player kicked the ball with his calf. (Futbolcu topu baldırıyla tekmeledi.)

Ek Bilgiler:

• Calf kelimesi Eski İngilizce “cealf” kelimesinden türemiştir.
• Calf kelimesi “calfskin” (buzağı derisi), “calf muscle” (baldır kası) ve “calf-raise” (baldır kaldırma egzersizi) gibi birçok bileşik kelimede kullanılır.
• Calf kelimesi ayrıca “golden calf” (altın buzağı) ve “sacred cow” (kutsal inek) gibi bazı deyimlerde de kullanılır.
• Calf kelimesi İngilizce’de çok yaygın olarak kullanılan bir kelimedir.