carry ne demek

Carry Ne Demek?

“Carry” kelimesi, İngilizce’de “taşımak, götürmek, taşımak” anlamlarına gelen bir fiildir. Ayrıca, “tutmak, sahip olmak, sürdürmek” gibi anlamlarda da kullanılabilir. “Carry” kelimesinin Türkçe karşılığı ise “taşımak”tır.

Carry Kelimesinin Kullanımı

“Carry” kelimesi, günlük konuşmada ve yazıda sıklıkla kullanılır. Aşağıdaki örneklerde “carry” kelimesinin nasıl kullanıldığı gösterilmektedir:

  • I carry my laptop with me everywhere I go. (Dizüstü bilgisayarımı her gittiğim yere yanımda taşıyorum.)
  • She carried a heavy suitcase up the stairs. (Ağır bir valizi merdivenlerden yukarı taşıdı.)
  • The company carries a wide variety of products. (Şirket çok çeşitli ürünler taşıyor.)
  • He carried the torch for her for many years. (Uzun yıllar ona karşı bir meşale taşıdı.)
  • I can’t carry on like this anymore. (Artık böyle devam edemem.)

Carry Kelimesinin Diğer Anlamları

“Carry” kelimesi, yukarıda belirtilen anlamların yanı sıra, aşağıdaki anlamlarda da kullanılabilir:

  • Bir şeyi bir yerden başka bir yere taşımak.
  • Bir şeyi desteklemek veya tutmak.
  • Bir şeyi sürdürmek veya devam ettirmek.
  • Bir şeyi yapmak veya başarmak.
  • Bir şeyi yapmak veya başarmak için gerekli olan yetenek veya beceriye sahip olmak.
  • Bir şeyi yapmak veya başarmak için gerekli olan kaynaklara veya imkânlara sahip olmak.

Carry Kelimesinin Eş Anlamlıları

“Carry” kelimesinin eş anlamlıları arasında şunlar yer almaktadır:

  • Bear
  • Convey
  • Transport
  • Tote
  • Lug
  • Haul
  • Pack
  • Bring
  • Take
  • Hold

Carry Kelimesinin Zıt Anlamlıları

“Carry” kelimesinin zıt anlamlıları arasında şunlar yer almaktadır:

  • Drop
  • Let go
  • Release
  • Put down
  • Set down
  • Lay down

Carry Kelimesinin Örnek Cümleler

Aşağıdaki örnek cümlelerde “carry” kelimesinin nasıl kullanıldığı gösterilmektedir:

  • He carried the groceries into the house. (Alışverişleri eve taşıdı.)
  • She carried her baby in her arms. (Bebeğini kollarında taşıdı.)
  • The company carries a wide variety of products. (Şirket çok çeşitli ürünler taşıyor.)
  • He carried the torch for her for many years. (Uzun yıllar ona karşı bir meşale taşıdı.)
  • I can’t carry on like this anymore. (Artık böyle devam edemem.)
  • The team carried the day with a last-minute goal. (Takım, son dakika golüyle günü kurtardı.)
  • She carried herself with grace and dignity. (Kendini zarafet ve asaletle taşıdı.)
  • The company carried out a successful marketing campaign. (Şirket başarılı bir pazarlama kampanyası yürüttü.)
  • He carried out his duties with diligence and efficiency. (Görevlerini özen ve verimlilikle yerine getirdi.)
  • I can’t carry the weight of the world on my shoulders. (Dünyanın yükünü omuzlarımda taşıyamam.)

Sonuç

“Carry” kelimesi, İngilizce’de “taşımak, götürmek, taşımak” anlamlarına gelen bir fiildir. Ayrıca, “tutmak, sahip olmak, sürdürmek” gibi anlamlarda da kullanılabilir. “Carry” kelimesinin Türkçe karşılığı ise “taşımak”tır. “Carry” kelimesi, günlük konuşmada ve yazıda sıklıkla kullanılır.


Yayımlandı

kategorisi