Coming Ne Demek?
Coming, İngilizce bir kelimedir ve “gelmek” anlamına gelir. Bu kelime, birçok farklı bağlamda kullanılabilir. Örneğin, “I am coming” cümlesi “geliyorum” anlamına gelirken, “The train is coming” cümlesi “tren geliyor” anlamına gelir.
Coming kelimesi, ayrıca “yaklaşmak” veya “olmak üzere olmak” anlamında da kullanılabilir. Örneğin, “The storm is coming” cümlesi “fırtına yaklaşıyor” anlamına gelirken, “The end is coming” cümlesi “son yaklaşıyor” anlamına gelir.
Coming kelimesi, bazen “gelecek” anlamında da kullanılabilir. Örneğin, “The coming year” cümlesi “gelecek yıl” anlamına gelirken, “The coming generation” cümlesi “gelecek nesil” anlamına gelir.
Coming kelimesi, birçok farklı fiil zamanıyla birlikte kullanılabilir. Örneğin, “I am coming” cümlesi şimdiki zamanı ifade ederken, “I was coming” cümlesi geçmiş zamanı ifade eder ve “I will be coming” cümlesi gelecek zamanı ifade eder.
Coming kelimesi, birçok farklı isimle birlikte de kullanılabilir. Örneğin, “coming of age” ifadesi “ergenlik çağına gelme” anlamına gelirken, “coming out” ifadesi “eşcinsel olduğunu açıklamak” anlamına gelir.
Coming kelimesi, birçok farklı deyim ve atasözünde de kullanılır. Örneğin, “coming up roses” deyimi “her şeyin yolunda gitmesi” anlamına gelirken, “coming full circle” deyimi “başlangıç noktasına geri dönmek” anlamına gelir.
Coming kelimesi, İngilizce’de çok sık kullanılan bir kelimedir ve birçok farklı anlamı vardır. Bu kelimeyi doğru bir şekilde kullanabilmek için, bağlamına dikkat etmek önemlidir.
Coming Kelimesinin Kullanım Örnekleri
- I am coming to your house right now. (Hemen evine geliyorum.)
- The train is coming in five minutes. (Tren beş dakika içinde geliyor.)
- The storm is coming, so we should go inside. (Fırtına yaklaşıyor, bu yüzden içeri girmeliyiz.)
- The end is coming, so we should prepare ourselves. (Son yaklaşıyor, bu yüzden kendimizi hazırlamalıyız.)
- The coming year will be a good one. (Gelecek yıl iyi bir yıl olacak.)
- The coming generation is full of hope. (Gelecek nesil umut dolu.)
- I am coming to your party on Saturday. (Cumartesi günü partine geliyorum.)
- I was coming to your house yesterday, but I had to cancel. (Dün evine geliyordum, ama iptal etmek zorunda kaldım.)
- I will be coming to your wedding next month. (Gelecek ay düğününe geliyorum.)
- The coming of age ceremony is an important event in a young person’s life. (Ergenlik çağına gelme töreni, genç bir kişinin hayatındaki önemli bir olaydır.)
- Coming out is a difficult decision for many people. (Eşcinsel olduğunu açıklamak birçok kişi için zor bir karardır.)
- Everything is coming up roses for me right now. (Şu anda her şey yolunda gidiyor.)
- We have come full circle and are back where we started. (Başlangıç noktasına geri döndük.)