demassify sözlük anlamı nedir?

Sözlükte demassify kelimesinin manası:

FarklılaşTırmak, çeşitlendirmek; daha az merkezci veya tek tipçi yapmak; standartlaştırılmış veya tek tipleştirilmiş bir şeyi bireylerin zevklerine veya belirli ilgi alanlarına hitap edecek şekilde parçalara ayırmak

demassify ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları

demassify: FarklılaşTırmak, çeşitlendirmek; daha az merkezci veya tek tipçi yapmak; standartlaştırılmış veya tek tipleştirilmiş bir şeyi bireylerin zevklerine veya belirli ilgi… Devamını Oku
overdiversify: AşIrı çeşitlendirmek, aşırı farklılaştırmak Devamını Oku
specialized: [specialize] uzmanlaşmak, ihtisas yapmak, özelleştirmek, ayırmak, değiştirmek (söz vb.), özel olarak yapmak, özel amaçla yapmak (Amerikan İngilizcesi) uzmanlaşmış, kendini belirli… Devamını Oku
bölmek: Bir bütünü iki veya daha çok parçaya ayırmak, taksim etmek Örnek: Bir domates aldı, çakıyla dörde böldü. N. Cumalı Birliğin… Devamını Oku
kırmak: Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak. İri parçalara ayırmak. Belirli bir biçimde katlamak. Öldürmek, yok olmasına sebep olmak. Bir şeyin… Devamını Oku
solemnise: (Britanya İngilizcesi) kutsallaştırmak, resmÃ®leştirmek, ciddileştirmek; ciddi bir şekilde konuşmak, ciddiyetle konuşmak, resmÃ® bir şekilde konuşmak; tören yerine getirmek, tören yapmak,… Devamını Oku
partition: Bölmek, parçalara ayırmak, ayırmak Taksim Bölme, duvar, tahta perde Kısımlara ayırma veya ayrılma Huk Devamını Oku
denatured: [denature] doğasını değiştirmek DenşIrilmiş, tağyir edilmiş, doğallığı bozulmuş, doğal yapısı bozulmuş, doğalsızlaştırılmış, doğal özellikleri değiştirilmiş veya ortadan kaldırılmış, yapaylaştırılmış Devamını Oku
contemporize: Çağdaşlaştırmak, modernleştirmek; aktüel yapmak; bir kişiyi veya bir şeyi başka biri veya başka bir şey ile aynı döneme yerleştirmek; eşzamanlı… Devamını Oku
contemporize: Çağdaşlaştırmak, modernleştirmek; aktüel yapmak; bir kişiyi veya bir şeyi başka biri veya başka bir şey ile aynı döneme yerleştirmek; eşzamanlı… Devamını Oku
ağ yapmak: Bir veya daha fazla iplikle, mekiksiz veya mekikle düğümleyerek, bağlayarak, örerek, geçirerek veya başka bir yolla enine veya uzunluğuna gözeler… Devamını Oku
aggrandise: Abartmak, büyütmek, daha büyük yapmak; genişletmek; uzatmak; gücünü veya konumunu yükseltmek; zenginliğini çoğaltmak; yapmacık bir şekilde birinin itibarını pekiştirmek veya… Devamını Oku
yall: (you all) zm. "you all (siz hepiniz)", siz hepinin "you (sen)" zamirinin çoğulu (iki veya daha fazla kişiye hitap ederken… Devamını Oku
ufalamak: Kırarak, ovarak veya ezerek ufak parçalara ayırmak. Devamını Oku
esoteric: Belirli bir grup tarafından anlaşılan veya onlara hitap eden, hususi, özel,anlaşılması zor Gizli, saklı, mektum. Ezoterik, belli bir gruba hitap… Devamını Oku