-
Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam.
-
Bitki veya çiçek destesi
Örnek:Öyle fukara çocuklara rastlıyorduk ki, bize demet demet kır çiçekleri hediye ediyorlardı. Y. K. Karaosmanoğlu
-
Üstün yapılı bitkilerde öz suların akmasına yarayan, bitkiye desteklik eden damarlı veya lifli kordon.
-
Uzunlamasına birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri topluluğu.
-
Bir atomun parçalanmasından doğan elektriklenmiş taneciklerin yörüngelerinden oluşan ışık topluluğu.
-
Koşut doğrultuda yayılan ışın kümesi.
-
Belirli bir yönde yol alan ışınım; özellikle ışındemeti ya da elektrondemeti.
-
Kesim sıraları bozulmadan bir araya bağlanmış kaplama yaprakları.
-
Bk. demet
-
Bitki veya çiçek bağlamı.
-
Bağlanarak oluşturulmuş deste.
-
1. bağlanarak, oluşturulan deste. 2. biçilip bağlanmış ekin. 3. bir kaynaktan çıkan ışıkların meydana getirdiği ışık destesi, hazne.
demet
Yayımlandı
kategorisi