Detach
İngilizce Anlamı:
- (bir şeyi) bir şeyden ayırmak veya çıkarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden ayırmak veya çıkarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden uzaklaştırmak veya uzaklaştırmak
- (birini) bir şeyden veya birinden koparmak veya koparmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden serbest bırakmak veya serbest bırakmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
Türkçe Anlamı:
- (bir şeyi) bir şeyden ayırmak veya çıkarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden ayırmak veya çıkarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden uzaklaştırmak veya uzaklaştırmak
- (birini) bir şeyden veya birinden koparmak veya koparmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden serbest bırakmak veya serbest bırakmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
- (birini) bir şeyden veya birinden kurtarmak veya kurtarmak
Örnekler:
- He detached the wire from the battery. (Kabloyu aküden ayırdı.)
- She detached herself from the group and walked away. (Grupta ayrıldı ve uzaklaştı.)
- The doctor detached the patient from the ventilator. (Doktor hastayı ventilatörden ayırdı.)
- The police detached the suspect from the crime scene. (Polis şüpheliyi suç mahallinden ayırdı.)
- The firefighter detached the victim from the burning building. (İtfaiyeci kurbanı yanan binadan kurtardı.)
- The lawyer detached the client from the contract. (Avukat müvekkili sözleşmeden kurtardı.)
- The teacher detached the student from the class. (Öğretmen öğrenciyi sınıftan çıkardı.)
- The parent detached the child from the toy. (Ebeveyn çocuğu oyuncaktan ayırdı.)
- The friend detached the other friend from the bad influence. (Arkadaş diğer arkadaşını kötü etkiden kurtardı.)
- The therapist detached the patient from the addiction. (Terapist hastayı bağımlılıktan kurtardı.)
Detach ifadesinin kullanıldığı diğer ifadeler:
- detach from reality (gerçeklikten kopmak)
- detach from the world (dünyadan kopmak)
- detach from emotions (duygulardan kopmak)
- detach from the past (geçmişten kopmak)
- detach from the present (şimdiki zamandan kopmak)
- detach from the future (gelecekten kopmak)
- detach from the body (bedenden kopmak)
- detach from the mind (zihinden kopmak)
- detach from the soul (ruhtan kopmak)
- detach from the universe (evrenden kopmak)
Detach ifadesinin zıt anlamlısı:
- attach (birleştirmek, bağlamak, tutturmak)