dispatch

dispatch: ifadesinin anlamı ve kullanımı

İngilizce Anlamı:

• Görevlendirmek, göndermek
• Dağıtmak, dağıtımını yapmak
• Haber vermek, bildirmek
• Hızla göndermek, aceleyle göndermek
• Önemli bir göreve göndermek

Türkçe Anlamı:

• Görevlendirmek, göndermek
• Dağıtmak, dağıtımını yapmak
• Haber vermek, bildirmek
• Hızla göndermek, aceleyle göndermek
• Önemli bir göreve göndermek

Kullanımı:

• “The company dispatched a team of engineers to the site of the accident.”
  (Şirket, kaza yerine bir ekip mühendis gönderdi.)
• “The mail is dispatched every day at 10:00 AM.”
  (Posta her gün sabah 10:00’da dağıtılır.)
• “The news agency dispatched a reporter to cover the event.”
  (Haber ajansı, etkinliği haber yapmak için bir muhabir gönderdi.)
• “The police dispatched a SWAT team to the scene of the crime.”
  (Polis, olay yerine bir SWAT ekibi gönderdi.)
• “The president dispatched a special envoy to negotiate with the rebels.”
  (Başkan, isyancılarla müzakere etmek için özel bir elçi gönderdi.)

Örnek Cümleler:

• The manager dispatched a team of workers to clean up the mess.
  (Yönetici, ortalığı temizlemek için bir ekip işçi gönderdi.)
• The company dispatched a shipment of goods to the customer.
  (Şirket, müşteriye bir mal sevkiyatı gönderdi.)
• The government dispatched a delegation to the peace talks.
  (Hükümet, barış görüşmelerine bir heyet gönderdi.)
• The army dispatched a battalion of soldiers to the border.
  (Ordu, sınıra bir tabur asker gönderdi.)
• The hospital dispatched an ambulance to the scene of the accident.
  (Hastane, kaza yerine bir ambulans gönderdi.)

Eş Anlamlıları:

• Göndermek
• Dağıtmak
• Haber vermek
• Bildirmek
• Aceleyle göndermek
• Önemli bir göreve göndermek

Zıt Anlamlıları:

• Geri çağırmak
• Toplamak
• Gizlemek
• Saklamak
• Yavaşça göndermek
• Önemsiz bir göreve göndermek