Dispatch
İngilizcesi: Dispatch
Türkçesi: Göndermek, dağıtmak, sevk etmek
Anlamı:
- Bir şeyi bir yerden başka bir yere göndermek veya dağıtmak.
- Bir göreve veya göreve göndermek.
- Bir mesaj veya haber göndermek.
- Bir haber veya bilgiyi yayınlamak.
- Bir mahkeme veya resmi kurum tarafından bir karar veya emir vermek.
Örnekler:
- The company dispatched a team of engineers to the site of the accident.
(Şirket, kaza yerine bir ekip mühendis gönderdi.) - The government dispatched troops to the border to prevent an invasion.
(Hükümet, bir işgali önlemek için sınıra asker gönderdi.) - The police dispatched a message to all units to be on the lookout for the suspect.
(Polis, şüpheliyi aramak için tüm birimlere bir mesaj gönderdi.) - The newspaper dispatched a reporter to cover the story.
(Gazete, hikayeyi takip etmek için bir muhabir gönderdi.) - The court dispatched a subpoena to the witness to compel him to testify.
(Mahkeme, tanığı ifade vermeye zorlamak için bir celp gönderdi.)
Dispatch kelimesi, Latince “dis-” (ayırmak) ve “patch” (yol) kelimelerinden türemiştir. Bu kelime, ilk olarak 13. yüzyılda “bir şeyi bir yerden başka bir yere göndermek” anlamında kullanılmıştır. Daha sonra, “bir göreve veya göreve göndermek”, “bir mesaj veya haber göndermek” ve “bir haber veya bilgiyi yayınlamak” anlamlarında da kullanılmaya başlanmıştır.
Dispatch kelimesi, günümüzde birçok farklı alanda kullanılmaktadır. Örneğin, iş dünyasındaki bir şirket, ürünlerini müşterilerine göndermek için bir dağıtım hizmeti kullanabilir. Bir haber ajansı, haberleri gazete, televizyon ve internet gibi farklı medya kanallarına dağıtabilir. Bir hükümet, vatandaşlarına bilgi vermek için bir duyuru yayınlayabilir.
Dispatch kelimesi, İngilizcede çok sık kullanılan bir kelimedir. Bu kelimeyi, günlük konuşmada ve yazıda sıklıkla görebilirsiniz.