Exactly Ne Demek?
Exactly, “tam olarak” veya “kesinlikle” anlamına gelen bir sıfattır. Genellikle bir şeyin doğru veya kesin olduğunu vurgulamak için kullanılır. Örneğin:
- The time is exactly 10:00 AM. (Saat tam 10:00.)
- The temperature is exactly 20 degrees Celsius. (Sıcaklık tam 20 santigrat derece.)
- The answer is exactly what I was looking for. (Cevap tam olarak aradığım şeydi.)
Exactly ayrıca bir zarf olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir eylemin veya durumun tam olarak nasıl gerçekleştiğini veya gerçekleştiğini açıklamak için kullanılır. Örneğin:
- He arrived exactly on time. (Tam zamanında geldi.)
- She did exactly what I told her to do. (Tam olarak ona söylediğim şeyi yaptı.)
- The car stopped exactly where I wanted it to. (Araba tam olarak istediğim yerde durdu.)
Exactly, “tam olarak” veya “kesinlikle” anlamına gelen bir edat olarak da kullanılabilir. Bu durumda, iki şeyin aynı olduğunu veya birbirine eşit olduğunu belirtmek için kullanılır. Örneğin:
- The two cars are exactly the same. (İki araba tam olarak aynı.)
- The two numbers are exactly equal. (İki sayı tam olarak eşit.)
- The two ideas are exactly the same. (İki fikir tam olarak aynı.)
Exactly, “tam olarak” veya “kesinlikle” anlamına gelen bir ünlem olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir şeyin doğru veya kesin olduğunu vurgulamak için kullanılır. Örneğin:
- Exactly! That’s what I was thinking. (Tam olarak! Ben de aynısını düşünüyordum.)
- Exactly! I couldn’t agree more. (Tam olarak! Daha fazla katılamazdım.)
- Exactly! That’s the point I was trying to make. (Tam olarak! İşte anlatmaya çalıştığım nokta bu.)
Exactly’nin Türkçedeki Karşılıkları
Exactly’nin Türkçedeki karşılıkları şunlardır:
- Tam olarak
- Kesinlikle
- Aynen
- Tıpatıp
- Aynı şekilde
- Eşit olarak
- Benzer şekilde
- Aynı biçimde
- Aynı şekilde
- Aynı şekilde
Exactly’nin Kullanımına İlişkin Örnekler
- The time is exactly 10:00 AM. (Saat tam 10:00.)
- The temperature is exactly 20 degrees Celsius. (Sıcaklık tam 20 santigrat derece.)
- The answer is exactly what I was looking for. (Cevap tam olarak aradığım şeydi.)
- He arrived exactly on time. (Tam zamanında geldi.)
- She did exactly what I told her to do. (Tam olarak ona söylediğim şeyi yaptı.)
- The car stopped exactly where I wanted it to. (Araba tam olarak istediğim yerde durdu.)
- The two cars are exactly the same. (İki araba tam olarak aynı.)
- The two numbers are exactly equal. (İki sayı tam olarak eşit.)
- The two ideas are exactly the same. (İki fikir tam olarak aynı.)
- Exactly! That’s what I was thinking. (Tam olarak! Ben de aynısını düşünüyordum.)
- Exactly! I couldn’t agree more. (Tam olarak! Daha fazla katılamazdım.)
- Exactly! That’s the point I was trying to make. (Tam olarak! İşte anlatmaya çalıştığım nokta bu.)
Exactly’nin Kullanımına İlişkin İpuçları
- Exactly, bir şeyin doğru veya kesin olduğunu vurgulamak için kullanılır.
- Exactly, bir eylemin veya durumun tam olarak nasıl gerçekleştiğini veya gerçekleştiğini açıklamak için kullanılır.
- Exactly, iki şeyin aynı olduğunu veya birbirine eşit olduğunu belirtmek için kullanılır.
- Exactly, bir şeyin doğru veya kesin olduğunu vurgulamak için bir ünlem olarak kullanılır.
- Exactly, genellikle olumlu bir anlamda kullanılır, ancak bazen olumsuz bir anlamda da kullanılabilir. Örneğin, “You’re exactly the kind of person I hate.” (Sen tam olarak nefret ettiğim türden bir insansın.) cümlesinde exactly olumsuz bir anlamda kullanılmıştır.