flatmates

flatmates (isim)

Anlamı:

• Ev arkadaşı
• Oda arkadaşı
• Daire arkadaşı

Örnekler:

• I’m looking for a flatmate to share my apartment with. (Dairemi paylaşmak için bir ev arkadaşı arıyorum.)
• My flatmate is a really nice person. (Ev arkadaşım gerçekten çok iyi bir insan.)
• We get along really well with our flatmates. (Ev arkadaşlarımızla çok iyi anlaşıyoruz.)

flatmates (fiil)

Anlamı:

• Ev arkadaşı olmak
• Oda arkadaşı olmak
• Daire arkadaşı olmak

Örnekler:

• I’m flatting with two other people. (İki kişiyle ev arkadaşıyım.)
• We’re flatting together in a small apartment. (Küçük bir dairede birlikte ev arkadaşıyız.)
• I’ve been flatting with my friends for the past year. (Bir yıldır arkadaşlarımla ev arkadaşıyım.)

flatmates (sıfat)

Anlamı:

• Ev arkadaşı olan
• Oda arkadaşı olan
• Daire arkadaşı olan

Örnekler:

• We’re flatmates, so we share the rent and the bills. (Ev arkadaşlarıyız, bu yüzden kirayı ve faturaları paylaşıyoruz.)
• My flatmates are really friendly and helpful. (Ev arkadaşlarım gerçekten çok arkadaş canlısı ve yardımsever.)
• I’m looking for a flatmate who is clean and responsible. (Temiz ve sorumlu bir ev arkadaşı arıyorum.)

flatmates (zarf)

Anlamı:

• Ev arkadaşı olarak
• Oda arkadaşı olarak
• Daire arkadaşı olarak

Örnekler:

• We live flatmates in a small apartment. (Küçük bir dairede ev arkadaşı olarak yaşıyoruz.)
• I’m looking for someone to flatmate with me in my apartment. (Dairemde benimle ev arkadaşı olacak birini arıyorum.)
• We’ve been flatmates for the past year and we’ve gotten along really well. (Bir yıldır ev arkadaşlarıyız ve çok iyi anlaşıyoruz.)

flatmates (ünlem)

Anlamı:

• Ev arkadaşları!
• Oda arkadaşları!
• Daire arkadaşları!

Örnekler:

• Flatmates, let’s go out for dinner tonight! (Ev arkadaşları, bu akşam yemeğe çıkalım!)
• Flatmates, I’m going to be out of town for a few days, so please take care of the apartment. (Ev arkadaşları, birkaç günlüğüne şehir dışında olacağım, bu yüzden lütfen daireye dikkat edin.)
• Flatmates, I’m so glad we’re all friends! (Ev arkadaşları, hepimizin arkadaş olmasına çok sevindim!)