Full ne demek?

Türkçe sözlüklerde "Full" ifadesini detaylı bir şekilde araştırdık...

Kısaca "Full" ne demek?

  1. Dibek içinde kül ve sabunla dövüp yıkamak, çırpmak; bol bırakarak dikmek veya dikilmek

  2. Bir şeyin dolusu, bir şeyin olgunluk mertebesi

  3. Dolu

  4. Meşgul

  5. Boş olmayan, tutulmuş

  6. Tok

  7. Tam, tüm

  8. Azami derecede

  9. Met

  10. Dolgun, büyük, şişman, iri

  11. Tamam, bütün

  12. Dolun (ay)

  13. Kalın, pes (ses)

  14. Bol, geniş

  15. Tam, tamamen

  16. Fazlasıyle, pek çok

  17. Doğru

  18. Yıkayıp çektirmek, yıkayıp büzmek

Full nedir? İlişkili sözcükler

  • Full Fledged: Dibek içinde kül ve sabunla dövüp yıkamak, çırpmak; bol bırakarak dikmek veya dikilmek devamı...
  • Dolunay: Ayın tam bir daire olarak dolgun, parlak görüldüğü evre, bedir. Ay’ın tam bir daire olarak dolgun, parlak görüldüğü evre. devamı...
  • Full Blown: Tamamen açmış, tam gelişmiş devamı...
  • Full House: Ful, ful olma, tamamen dolu olma, kapalı gişe devamı...
  • In Full Agreement: Tamamen katılarak, sonuna kadar katılarak, tek fikirle devamı...
  • Grind Down: Çektirmek, eziyet etmek, üzmek devamı...
  • Shrink: Çekmek, küçülmek Fire vermek, kuruma veya dökülme yüzünden eksilmek devamı...
  • Iyonik Bağ: Bir atomdan ötekine elektron göçmesi sonunda oluşan zıt yüklü iyonlar arasındaki elektrostatik çekim kuvveti. Bir veya daha fazla elektronun bir atomdan diğerine tamamıyla aktarıldığı kimyasal bağlanma çeşidi. devamı...
  • Fullness: Dolgunluk; tokluk; kemal, olgunluk, tam oluş, bütünluk; şişmanlık in the fullness of time vadesi gelince, zamam gelince Doluluk, bolluk, çokluk, dolgunluk, şişmanlık, doymuşluk, tokluk devamı...
  • Full Of: İle dolu devamı...

Full ne demek sözlük anlamı nedir sorusunu farklı sözlüklerden yararlanarak yanıtladık. Paylaştığımız bilgilerde eksik veya hatalı bir şey var ise, buraya tıklayarak bize bildirebilirsiniz.