Gate: Kapı, Geçit, Giriş
İngilizce Anlamı:
- Bir duvar, çit veya diğer bir bariyerde bir açıklık, genellikle bir kapı veya bariyer tarafından kapatılır.
- Bir yer veya alana giriş veya çıkış noktası.
- Bir yol veya geçit, özellikle bir şehir veya kasabanın girişinde veya çıkışında.
- Bir havaalanı, tren istasyonu veya diğer ulaşım merkezindeki bir giriş veya çıkış noktası.
- Bir bilgisayar sistemine veya ağa erişim noktası.
- Bir süreç veya prosedürdeki bir adım veya aşama.
- Bir oyun veya spor müsabakasında bir skor veya puan.
- Bir cihaz veya makinenin bir parçası veya bileşeni.
- Bir hayvanın vücudundaki bir açıklık, özellikle ağız, burun veya anüs.
- Bir nesnenin veya yapının bir parçası veya bileşeni.
Türkçe Anlamı:
- Bir duvar, çit veya diğer bir bariyerde bir açıklık, genellikle bir kapı veya bariyer tarafından kapatılır.
- Bir yer veya alana giriş veya çıkış noktası.
- Bir yol veya geçit, özellikle bir şehir veya kasabanın girişinde veya çıkışında.
- Bir havaalanı, tren istasyonu veya diğer ulaşım merkezindeki bir giriş veya çıkış noktası.
- Bir bilgisayar sistemine veya ağa erişim noktası.
- Bir süreç veya prosedürdeki bir adım veya aşama.
- Bir oyun veya spor müsabakasında bir skor veya puan.
- Bir cihaz veya makinenin bir parçası veya bileşeni.
- Bir hayvanın vücudundaki bir açıklık, özellikle ağız, burun veya anüs.
- Bir nesnenin veya yapının bir parçası veya bileşeni.
Örnekler:
- The gate to the park was locked. (Parkın kapısı kilitliydi.)
- The train arrived at the gate. (Tren kapıya geldi.)
- The gatekeeper opened the gate. (Kapıcı kapıyı açtı.)
- The gate was closed for security reasons. (Güvenlik nedeniyle kapı kapatıldı.)
- The gate was damaged in the storm. (Kapı fırtınada hasar gördü.)
- The gate was made of wood. (Kapı tahtadan yapılmıştı.)
- The gate was painted red. (Kapı kırmızıya boyanmıştı.)
- The gate was opened by a remote control. (Kapı uzaktan kumanda ile açıldı.)
- The gate was guarded by a security guard. (Kapı bir güvenlik görevlisi tarafından korunuyordu.)
- The gate was a symbol of power and authority. (Kapı güç ve otoritenin sembolüydü.)
İlginç Bilgiler:
- Gate kelimesi, Eski İngilizce “geat” kelimesinden türemiştir.
- Gate kelimesi, birçok deyim ve atasözünde kullanılır. Örneğin, “to be at the gate of death” (ölümün kapısında olmak), “to be on the gate” (kapıda olmak), “to open the gate” (kapıyı açmak), “to close the gate” (kapıyı kapatmak), “to guard the gate” (kapıyı korumak), “to pass through the gate” (kapıdan geçmek), “to knock at the gate” (kapıyı çalmak), “to enter the gate” (kapıdan girmek), “to leave the gate” (kapıdan çıkmak).
- Gate kelimesi, birçok şarkı ve şiirde de kullanılır. Örneğin, Bob Dylan’ın “Gates of Eden” şarkısı, Leonard Cohen’in “The Partisan” şiiri, Emily Dickinson’ın “Because I could not stop for Death” şiiri.
- Gate kelimesi, birçok film ve televizyon programında da kullanılır. Örneğin, “The Gate” (1987), “Stargate” (1994), “The Golden Gate” (2002), “The Gatekeepers” (2012).