give ne demek

Give Ne Demek: Anlamı ve Kullanımı

“Give” kelimesi İngilizce’de en sık kullanılan fiillerden biridir. Birçok farklı anlamı ve kullanımı vardır. Bu makalede, “give” kelimesinin en yaygın anlamlarını ve kullanımlarını ele alacağız.

1. Vermek

“Give” kelimesinin en temel anlamı “vermek”tir. Birine bir şey vermek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • I gave him a book. (Ona bir kitap verdim.)
  • She gave me a flower. (Bana bir çiçek verdi.)
  • We gave them a gift. (Onlara bir hediye verdik.)

2. Sunmak

“Give” kelimesi ayrıca “sunmak” anlamında da kullanılır. Birine bir şey sunmak için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave a speech. (Bir konuşma yaptı.)
  • She gave a presentation. (Bir sunum yaptı.)
  • We gave a party. (Bir parti verdik.)

3. İzin Vermek

“Give” kelimesi ayrıca “izin vermek” anlamında da kullanılır. Birine bir şey yapmasına izin vermek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me permission to leave. (Bana gitme izni verdi.)
  • She gave us permission to use her car. (Bize arabasını kullanma izni verdi.)
  • We gave them permission to build a house on our land. (Onlara arazimizde bir ev inşa etme izni verdik.)

4. Üretmek

“Give” kelimesi ayrıca “üretmek” anlamında da kullanılır. Bir şey üretmek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • The tree gives us fruit. (Ağaç bize meyve verir.)
  • The cow gives us milk. (İnek bize süt verir.)
  • The sun gives us light. (Güneş bize ışık verir.)

5. Göstermek

“Give” kelimesi ayrıca “göstermek” anlamında da kullanılır. Birine bir şey göstermek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me a smile. (Bana bir gülümseme gösterdi.)
  • She gave me a hug. (Bana bir sarılma gösterdi.)
  • We gave them a warm welcome. (Onlara sıcak bir karşılama gösterdik.)

6. Hissettirmek

“Give” kelimesi ayrıca “hissettirmek” anlamında da kullanılır. Birine bir şey hissettirmek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me a headache. (Bana baş ağrısı verdi.)
  • She gave me a stomachache. (Bana mide ağrısı verdi.)
  • We gave them a scare. (Onları korkuttuk.)

7. Tutmak

“Give” kelimesi ayrıca “tutmak” anlamında da kullanılır. Bir şeyi tutmak için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me his hand. (Bana elini verdi.)
  • She gave me a kiss. (Bana bir öpücük verdi.)
  • We gave them a high-five. (Onlarla tokalaştık.)

8. Ödemek

“Give” kelimesi ayrıca “ödemek” anlamında da kullanılır. Bir şey için para ödemek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me the money. (Bana parayı verdi.)
  • She gave me a check. (Bana bir çek verdi.)
  • We gave them a credit card. (Onlara bir kredi kartı verdik.)

9. Teslim Etmek

“Give” kelimesi ayrıca “teslim etmek” anlamında da kullanılır. Bir şeyi teslim etmek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave me the package. (Bana paketi verdi.)
  • She gave me the letter. (Bana mektubu verdi.)
  • We gave them the keys. (Onlara anahtarları verdik.)

10. Vazgeçmek

“Give” kelimesi ayrıca “vazgeçmek” anlamında da kullanılır. Bir şeyden vazgeçmek için “give” fiilini kullanırız. Örneğin:

  • He gave up smoking. (Sigarayı bıraktı.)
  • She gave up drinking. (İçkiyi bıraktı.)
  • We gave up our jobs. (İşlerimizi bıraktık.)

Yayımlandı

kategorisi