gloomy

Gloomy: Kasvetli, Karanlık, Üzgün

İngilizce Anlamı:

Gloomy, karanlık, kasvetli veya üzgün bir ruh halini veya atmosferi tanımlamak için kullanılan bir sıfattır. Genellikle olumsuz bir anlam taşır ve genellikle olumsuz duygular veya olaylarla ilişkilendirilir. Örneğin, “gloomy weather” (kasvetli hava) veya “gloomy outlook” (kasvetli görünüm) gibi ifadelerde kullanılır.

Türkçe Anlamı:

Gloomy, Türkçe’de “kasvetli”, “karanlık” veya “üzgün” anlamlarına gelir. Genellikle olumsuz bir anlam taşır ve genellikle olumsuz duygular veya olaylarla ilişkilendirilir. Örneğin, “kasvetli hava” veya “kasvetli görünüm” gibi ifadelerde kullanılır.

Gloomy Kelimesinin Kullanımı:

Gloomy kelimesi, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. İşte birkaç örnek:

  • The weather was gloomy and overcast. (Hava kasvetli ve kapalıydı.)
  • She had a gloomy outlook on life. (Hayata karşı kasvetli bir bakış açısı vardı.)
  • The news was gloomy and depressing. (Haberler kasvetli ve iç karartıcıydı.)
  • The room was gloomy and dimly lit. (Oda kasvetli ve loş bir şekilde aydınlatılmıştı.)
  • He felt gloomy and downcast. (Kasvetli ve üzgün hissetti.)

Gloomy Kelimesinin Eş Anlamlıları:

Gloomy kelimesinin birkaç eş anlamlısı vardır. İşte birkaç örnek:

  • Dark (karanlık)
  • Dismal (kasvetli)
  • Dreary (sıkıcı)
  • Depressing (iç karartıcı)
  • Melancholy (melankolik)
  • Morose (somurtkan)
  • Glum (kasvetli)
  • Downcast (üzgün)
  • Despondent (umutsuz)

Gloomy Kelimesinin Zıt Anlamlıları:

Gloomy kelimesinin birkaç zıt anlamlısı vardır. İşte birkaç örnek:

  • Bright (parlak)
  • Cheerful (neşeli)
  • Happy (mutlu)
  • Joyful (sevinçli)
  • Optimistic (iyimser)
  • Sanguine (iyimser)
  • Upbeat (iyimser)
  • Exuberant (coşkulu)
  • Jubilant (sevinçli)

Gloomy Kelimesinin Örnek Cümleleri:

İşte gloomy kelimesinin kullanıldığı birkaç örnek cümle:

  • The gloomy weather made me feel sad and depressed. (Kasvetli hava beni üzgün ve depresif hissettirdi.)
  • She had a gloomy outlook on life, but she tried to stay positive. (Hayata karşı kasvetli bir bakış açısı vardı, ancak pozitif kalmaya çalıştı.)
  • The news was gloomy and depressing, but we tried to stay hopeful. (Haberler kasvetli ve iç karartıcıydı, ancak umutlu kalmaya çalıştık.)
  • The room was gloomy and dimly lit, but it had a cozy atmosphere. (Oda kasvetli ve loş bir şekilde aydınlatılmıştı, ancak rahat bir atmosferi vardı.)
  • He felt gloomy and downcast after losing his job. (İşini kaybettikten sonra kasvetli ve üzgün hissetti.)

Sonuç:

Gloomy kelimesi, karanlık, kasvetli veya üzgün bir ruh halini veya atmosferi tanımlamak için kullanılan bir sıfattır. Genellikle olumsuz bir anlam taşır ve genellikle olumsuz duygular veya olaylarla ilişkilendirilir. Gloomy kelimesi, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir ve birkaç eş anlamlısı ve zıt anlamlısı vardır.


Yayımlandı

kategorisi