Green: Yeşil
Anlamı:
- Renklerin spektrumunda mavi ve sarı arasında yer alan renk.
- Olgunlaşmamış veya taze olan şey.
- Çevre dostu veya sürdürülebilir olan şey.
- Deneyimsiz veya saf olan kişi.
Örnekler:
- Yeşil elma
- Yeşil yapraklar
- Yeşil araba
- Yeşil enerji
- Yeşil çay
- Yeşil gözler
- Yeşil saç
- Yeşil elbise
- Yeşil kravat
- Yeşil ayakkabı
İfadeler:
- Yeşil olmak: Çevre dostu veya sürdürülebilir olmak.
- Yeşil parmaklı olmak: Bahçecilik konusunda yetenekli olmak.
- Yeşil gözlü olmak: Kıskanç olmak.
- Yeşil saçlı olmak: Eksantrik veya sıra dışı olmak.
- Yeşil elbise giymek: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir mesaj vermek.
- Yeşil kravat takmak: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir işletmeyi desteklemek.
- Yeşil ayakkabı giymek: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir yaşam tarzı yaşamak.
Green: Yeşil
Anlamı:
- Renklerin spektrumunda mavi ve sarı arasında yer alan renk.
- Olgunlaşmamış veya taze olan şey.
- Çevre dostu veya sürdürülebilir olan şey.
- Deneyimsiz veya saf olan kişi.
Örnekler:
- Yeşil elma
- Yeşil yapraklar
- Yeşil araba
- Yeşil enerji
- Yeşil çay
- Yeşil gözler
- Yeşil saç
- Yeşil elbise
- Yeşil kravat
- Yeşil ayakkabı
İfadeler:
- Yeşil olmak: Çevre dostu veya sürdürülebilir olmak.
- Yeşil parmaklı olmak: Bahçecilik konusunda yetenekli olmak.
- Yeşil gözlü olmak: Kıskanç olmak.
- Yeşil saçlı olmak: Eksantrik veya sıra dışı olmak.
- Yeşil elbise giymek: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir mesaj vermek.
- Yeşil kravat takmak: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir işletmeyi desteklemek.
- Yeşil ayakkabı giymek: Çevre dostu veya sürdürülebilir bir yaşam tarzı yaşamak.