İmrenmek Anlamı
İmrenmek, bir başkasının sahip olduğu veya başardığı bir şeyi arzulamak ve onu elde etmek için çaba göstermek anlamına gelir. İmrenmek, genellikle kıskançlık veya hayranlık gibi duygularla birlikte ortaya çıkar.
İmrenmek Anlamı İngilizce
İmrenmek anlamına gelen İngilizce kelime “envy”dir. Envy, Latince “invidere” kelimesinden türemiştir ve “kötü gözle bakmak” anlamına gelir. Envy, genellikle kıskançlık veya hayranlık gibi duygularla birlikte ortaya çıkar.
İmrenmek Anlamı Türkçe
İmrenmek anlamına gelen Türkçe kelime “imrenmek”tir. İmrenmek, Arapça “hased” kelimesinden türemiştir ve “bir başkasının sahip olduğu veya başardığı bir şeyi arzulamak” anlamına gelir. İmrenmek, genellikle kıskançlık veya hayranlık gibi duygularla birlikte ortaya çıkar.
İmrenmek Anlamı Örnekleri
- Arkadaşımın yeni arabasına imrendim.
- Komşumun bahçesine imrendim.
- Ünlü oyuncunun başarısına imrendim.
- Öğretmenimin bilgisine imrendim.
- Annemizin yemeklerine imrendim.
İmrenmek Anlamı ile İlgili Cümleler
- İmrenmek, insan doğasının bir parçasıdır.
- İmrenmek, bazen olumlu bir duygu olabilir.
- İmrenmek, bazen olumsuz bir duygu olabilir.
- İmrenmek, insanları motive edebilir.
- İmrenmek, insanları kıskançlığa sürükleyebilir.
- İmrenmek, insanları hayranlığa sürükleyebilir.
- İmrenmek, insanları rekabete sürükleyebilir.
- İmrenmek, insanları başarıya sürükleyebilir.
- İmrenmek, insanları başarısızlığa sürükleyebilir.
İmrenmek Anlamı ile İlgili Deyimler
- İmrenerek bakmak
- İmrenerek izlemek
- İmrenerek dinlemek
- İmrenerek okumak
- İmrenerek yemek
- İmrenerek içmek
- İmrenerek gezmek
- İmrenerek yaşamak
- İmrenerek ölmek
İmrenmek Anlamı ile İlgili Atasözleri
- İmrenen göz kör olur.
- İmrenen dil lal olur.
- İmrenen el küt olur.
- İmrenen ayak topal olur.
- İmrenen kalp hasta olur.
- İmrenen ruh ölür.
İmrenmek Anlamı ile İlgili Şiirler
- İmrenerek bakıyorum,
- Senin güzelliğine,
- Senin zarafetine,
-
Senin asaletine.
-
İmrenerek izliyorum,
- Senin hareketlerini,
- Senin konuşmalarını,
-
Senin gülüşlerini.
-
İmrenerek dinliyorum,
- Senin sesini,
- Senin şarkılarını,
-
Senin şiirlerini.
-
İmrenerek okuyorum,
- Senin kitaplarını,
- Senin makalelerini,
-
Senin denemelerini.
-
İmrenerek yiyorum,
- Senin yemeklerini,
- Senin tatlılarını,
-
Senin içeceklerini.
-
İmrenerek içiyorum,
- Senin şaraplarını,
- Senin biralarını,
-
Senin kokteyllerini.
-
İmrenerek geziyorum,
- Senin şehirlerinde,
- Senin kasabalarında,
-
Senin köylerinde.
-
İmrenerek yaşıyorum,
- Senin dünyanda,
- Senin zamanında,
-
Senin kültüründe.
-
İmrenerek ölüyorum,
- Senin kollarında,
- Senin dudaklarında,
- Senin gözlerinde.