Büyük
İngilizce: big
Türkçe: büyük
Tanım:
- Normalden daha büyük olan
- Önemli veya önemli olan
- Güçlü veya etkili olan
- Geniş veya kapsamlı olan
Örnekler:
- Bir fil, bir kediye göre büyüktür.
- Bir dağ, bir tepeye göre büyüktür.
- Bir okyanus, bir göle göre büyüktür.
- Bir imparatorluk, bir krallığa göre büyüktür.
- Bir şirket, bir işletmeye göre büyüktür.
- Bir fikir, bir düşünceye göre büyüktür.
- Bir duygu, bir hisse göre büyüktür.
Zıt anlamlılar:
- Küçük
- Önemsiz
- Zayıf
- Etkisiz
- Dar
- Sınırlı
Eş anlamlılar:
- Büyük
- Geniş
- Kapsamlı
- Önemli
- Güçlü
- Etkili
Kullanım alanları:
- Büyük bir evde yaşıyorum.
- Büyük bir arabam var.
- Büyük bir şirkette çalışıyorum.
- Büyük bir projeye imza attım.
- Büyük bir başarı elde ettim.
- Büyük bir aşk yaşadım.
- Büyük bir hayalim var.
İngilizce-Türkçe çeviri örnekleri:
- The big apple – Büyük Elma
- The big bang – Büyük Patlama
- The big dipper – Büyük Kepçe
- The big easy – Büyük Kolay
- The big five – Büyük Beşli
- The big house – Büyük Ev
- The big kahuna – Büyük Kahuna
- The big one – Büyük Olan
- The big picture – Büyük Resim
- The big sleep – Büyük Uyku
Sonuç:
“Büyük” kelimesi, günlük hayatta sıklıkla kullanılan ve birçok farklı anlamı olan bir kelimedir. Bu kelimenin doğru şekilde kullanılabilmesi için, anlamının iyi anlaşılması gerekir.