Interrupt
İngilizce Anlamı:
- (bir konuşma, düşünce veya eylem sırasında) birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak.
- (bir bilgisayar programında) bir programın normal akışını durdurmak ve başka bir görevi yürütmek.
- (bir elektrik devresinde) bir devrenin normal akışını durdurmak ve başka bir devreyi etkinleştirmek.
Türkçe Anlamı:
- (bir konuşma, düşünce veya eylem sırasında) birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak.
- (bir bilgisayar programında) bir programın normal akışını durdurmak ve başka bir görevi yürütmek.
- (bir elektrik devresinde) bir devrenin normal akışını durdurmak ve başka bir devreyi etkinleştirmek.
Ayrıntılı Açıklama:
1. (bir konuşma, düşünce veya eylem sırasında) birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak:
Bu anlamda, “interrupt” fiili genellikle olumsuz bir çağrışım taşır. Birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak, genellikle kaba veya saygısız bir davranış olarak kabul edilir. Ancak, bazı durumlarda, birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak gerekli veya kaçınılmaz olabilir. Örneğin, bir acil durum olduğunda, birini veya bir şeyi durdurmak veya kesintiye uğratmak gerekebilir.
2. (bir bilgisayar programında) bir programın normal akışını durdurmak ve başka bir görevi yürütmek:
Bu anlamda, “interrupt” fiili genellikle olumlu bir çağrışım taşır. Bir bilgisayar programında, bir programın normal akışını durdurmak ve başka bir görevi yürütmek, genellikle programın daha verimli veya daha güvenli çalışmasını sağlar. Örneğin, bir bilgisayar programında, bir hata oluştuğunda, programın normal akışını durdurmak ve hatayı düzeltmek gerekebilir.
3. (bir elektrik devresinde) bir devrenin normal akışını durdurmak ve başka bir devreyi etkinleştirmek:
Bu anlamda, “interrupt” fiili genellikle teknik bir çağrışım taşır. Bir elektrik devresinde, bir devrenin normal akışını durdurmak ve başka bir devreyi etkinleştirmek, genellikle devrenin daha verimli veya daha güvenli çalışmasını sağlar. Örneğin, bir elektrik devresinde, bir kısa devre oluştuğunda, devrenin normal akışını durdurmak ve kısa devreyi düzeltmek gerekebilir.
Örnekler:
- “The teacher interrupted the student’s speech to ask a question.” (Öğretmen, öğrencinin konuşmasını bir soru sormak için böldü.)
- “The computer program interrupted its normal operation to display an error message.” (Bilgisayar programı, bir hata mesajı görüntülemek için normal çalışmasını durdurdu.)
- “The circuit breaker interrupted the flow of electricity to the house when a short circuit occurred.” (Sigorta, kısa devre oluştuğunda eve giden elektriğin akışını kesti.)
Eş Anlamlılar:
- interrupt
- break
- stop
- halt
- pause
- suspend
- discontinue
- cease
- terminate
- end
Zıt Anlamlılar:
- continue
- proceed
- resume
- restart
- start
- begin
- commence
- initiate