know ne demek: ifadesinin anlamı
“Know” kelimesi, İngilizce’de “bilmek” anlamına gelen düzensiz bir fiildir. Bu fiilin şimdiki zamanı “know”, geçmiş zamanı “knew” ve geçmiş zaman eki “-en”dir. “Know” fiili, nesne alarak veya almadan kullanılabilir. Nesne almadan kullanıldığında, genel olarak bir şey hakkında bilgi sahibi olmak anlamına gelir. Örneğin, “I know that the Earth is round.” (Dünyanın yuvarlak olduğunu biliyorum.) cümlesinde “know” fiili nesne almadan kullanılmıştır ve “Dünyanın yuvarlak olduğunu biliyorum.” anlamına gelmektedir.
“Know” fiili, nesne alarak kullanıldığında ise, belirli bir şey hakkında bilgi sahibi olmak anlamına gelir. Örneğin, “I know your name.” (Adınızı biliyorum.) cümlesinde “know” fiili nesne alarak kullanılmıştır ve “Adınızı biliyorum.” anlamına gelmektedir.
“Know” fiilinin ayrıca “tanımak” anlamı da vardır. Bu anlamda kullanıldığında, genellikle bir kişiyi veya bir şeyi daha önce görmüş veya duymuş olmak anlamına gelir. Örneğin, “I know him.” (Onu tanıyorum.) cümlesinde “know” fiili “tanımak” anlamında kullanılmıştır ve “Onu tanıyorum.” anlamına gelmektedir.
“Know” fiilinin bir diğer anlamı da “bilmek” veya “anlamak”tır. Bu anlamda kullanıldığında, genellikle bir şeyin nasıl yapılacağını veya nasıl çalıştığını bilmek anlamına gelir. Örneğin, “I know how to drive a car.” (Araba kullanmayı biliyorum.) cümlesinde “know” fiili “bilmek” veya “anlamak” anlamında kullanılmıştır ve “Araba kullanmayı biliyorum.” anlamına gelmektedir.
“Know” fiili, İngilizce’de çok sık kullanılan bir fiildir ve birçok farklı anlamda kullanılabilir. Bu nedenle, “know” fiilinin anlamını doğru bir şekilde anlamak için, cümle içindeki kullanımına dikkat etmek önemlidir.
know ne demek: ifadesinin örnekleri
- I know that the Earth is round. (Dünyanın yuvarlak olduğunu biliyorum.)
- I know your name. (Adınızı biliyorum.)
- I know him. (Onu tanıyorum.)
- I know how to drive a car. (Araba kullanmayı biliyorum.)
- I know what you mean. (Ne demek istediğini anlıyorum.)
- I don’t know what to do. (Ne yapacağımı bilmiyorum.)
- Do you know where the bathroom is? (Banyo nerede biliyor musun?)
- I’m not sure if I know the answer. (Cevabı bilip bilmediğimden emin değilim.)
- I’ll let you know when I find out. (Öğrendiğimde sana haber vereceğim.)
- I hope you know what you’re doing. (Umarım ne yaptığını biliyorsundur.)
know ne demek: ifadesinin eş anlamlıları
- be aware of
- be cognizant of
- be conscious of
- be familiar with
- be informed of
- be knowledgeable about
- be privy to
- be up on
- have a grasp of
- understand
know ne demek: ifadesinin zıt anlamlıları
- be ignorant of
- be unaware of
- be unconscious of
- be unfamiliar with
- be uninformed of
- be unknowledgeable about
- be oblivious to
- be clueless about
- be at a loss
- be in the dark