Murphy Kanunları
Murphy Kanunları, bir şeylerin ters gitme olasılığının her zaman var olduğunu ve bu olasılığın, işlerin yolunda gitme olasılığından daha yüksek olduğunu belirten bir dizi aforizmadır. Bu kanunlar, ilk olarak 1949 yılında Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri’nde çalışan mühendis Edward A. Murphy tarafından ortaya atılmıştır. Murphy, bir roketin fırlatılması sırasında meydana gelen bir arızayı araştırırken, “Eğer bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, o şey ters gidecektir” ifadesini kullanmıştır. Bu ifade daha sonra “Murphy Kanunu” olarak adlandırılmış ve popüler hale gelmiştir.
Murphy Kanunları, genellikle mizah amaçlı olarak kullanılır, ancak aynı zamanda gerçek hayatta da sıklıkla gözlemlenebilir. Örneğin, bir ekmeği yere düşürdüğünüzde, her zaman tereyağlı tarafı aşağı gelecektir. Ya da bir toplantıya geç kaldığınızda, patronunuzun tam o sırada içeri girmesi kaçınılmazdır. Bu tür olaylar, Murphy Kanunları’nın birer örneğidir.
Murphy Kanunları, genellikle dört ana kategoriye ayrılır:
- Genel Kanunlar: Bu kanunlar, her türlü duruma uygulanabilir. Örneğin, “Eğer bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, o şey ters gidecektir” ifadesi, genel bir kanundur.
- Özel Kanunlar: Bu kanunlar, belirli durumlara özgüdür. Örneğin, “Bir ekmeği yere düşürdüğünüzde, her zaman tereyağlı tarafı aşağı gelecektir” ifadesi, özel bir kanundur.
- Corollary Kanunlar: Bu kanunlar, Murphy Kanunları’nın bir sonucudur. Örneğin, “Bir şeyin ters gitme olasılığı, işlerin yolunda gitme olasılığından daha yüksektir” ifadesi, bir corollary kanundur.
- Anti-Murphy Kanunları: Bu kanunlar, Murphy Kanunları’nın tam tersidir. Örneğin, “Eğer bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, o şey ters gitmeyebilir” ifadesi, bir anti-Murphy kanunudur.
Murphy Kanunları, genellikle mizah amaçlı olarak kullanılır, ancak aynı zamanda gerçek hayatta da sıklıkla gözlemlenebilir. Bu kanunlar, bize hayatın her zaman mükemmel olmadığını ve bazen işlerin ters gidebileceğini hatırlatır. Ancak, Murphy Kanunları’nın bize öğrettiği en önemli şey, asla umudumuzu kaybetmememiz gerektiğidir. Çünkü, her zaman işlerin yolunda gidebileceği bir ihtimal vardır.
Murphy Kanunları’nın Bazı Örnekleri
- Bir ekmeği yere düşürdüğünüzde, her zaman tereyağlı tarafı aşağı gelecektir.
- Bir toplantıya geç kaldığınızda, patronunuzun tam o sırada içeri girmesi kaçınılmazdır.
- Bir sınavda en iyi bildiğiniz soruyu yanlış cevaplayacaksınız.
- Bir araba satın aldığınızda, ertesi gün aynı arabayı daha ucuza göreceksiniz.
- Bir bilgisayar programı yazdığınızda, her zaman en son satırda bir hata olacaktır.
- Bir iş görüşmesine gittiğinizde, tam o sırada ayakkabınızın bağı çözülecektir.
- Bir restoranda yemek sipariş ettiğinizde, garsonun siparişinizi yanlış getirmesi kaçınılmazdır.
- Bir uçağa bindiğinizde, yanınızdaki koltukta ağlayan bir bebek olacaktır.
- Bir tatil planı yaptığınızda, hava durumu yağmurlu olacaktır.
- Bir loto bileti satın aldığınızda, asla büyük ikramiyeyi kazanamayacaksınız.
Murphy Kanunları’na Nasıl Baş Edilir?
Murphy Kanunları’na baş etmenin en iyi yolu, onları kabul etmek ve onlara göre yaşamaktır. Bu, her zaman işlerin yolunda gitmeyeceğini ve bazen terslikler yaşayabileceğimizi kabul etmek anlamına gelir. Ancak, bu, asla umudumuzu kaybetmememiz gerektiği anlamına gelmez. Çünkü, her zaman işlerin yolunda gidebileceği bir ihtimal vardır.
Murphy Kanunları’na baş etmek için yapabileceğiniz bazı şeyler şunlardır:
- Hazırlıklı olun: Murphy Kanunları’nın varlığını kabul edin ve her zaman tersliklerle karşılaşabileceğinizi düşünün. Bu sayede, terslikler yaşandığında hazırlıklı olacak ve daha kolay başa çıkabileceksiniz.
- Esnek olun: İşler her zaman planladığınız gibi gitmeyebilir. Bu nedenle, esnek olmalı ve planlarınızı değiştirmeye hazır olmalısınız.
- Pozitif olun: Terslikler yaşandığında, olumlu düşünmeye çalışın. Bu, moralinizi yüksek tutacak ve daha kolay başa çıkmanızı sağlayacaktır.
- Gülün: Murphy Kanunları’na gülmek, onları daha az stresli hale getirecektir. Bu nedenle, terslikler yaşadığınızda, gülmeye çalışın.
Murphy Kanunları, hayatın her zaman mükemmel olmadığını ve bazen işlerin ters gidebileceğini hatırlatır. Ancak, bu, asla umudumuzu kaybetmememiz gerektiği anlamına gelmez. Çünkü, her zaman işlerin yolunda gidebileceği bir ihtimal vardır.