Occasionally Kelimesinin Anlamı ve Kullanımı
Occasionally kelimesi, “zaman zaman”, “bazen” veya “ara sıra” anlamlarına gelen bir sıfattır. Genellikle, bir şeyin düzenli veya sıklıkla değil, ancak belirli aralıklarla veya rastgele olarak gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- I occasionally go to the gym. (Zaman zaman spor salonuna giderim.)
- She occasionally wears glasses. (Bazen gözlük takar.)
- We occasionally have dinner together. (Ara sıra birlikte yemek yeriz.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir zarf olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir eylemin veya olayın ne sıklıkla gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- I occasionally go to the movies. (Zaman zaman sinemaya giderim.)
- She occasionally works late. (Bazen geç saatlere kadar çalışır.)
- We occasionally travel together. (Ara sıra birlikte seyahat ederiz.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir isim olarak da kullanılabilir. Bu durumda, belirli aralıklarla veya rastgele olarak gerçekleşen bir şeyi ifade etmek için kullanılır.
Örnekler:
- I have an occasional glass of wine. (Zaman zaman bir kadeh şarap içerim.)
- She has an occasional headache. (Bazen baş ağrısı çeker.)
- We have an occasional disagreement. (Ara sıra anlaşmazlık yaşarız.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir edat olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir şeyin ne zaman gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- I go to the gym occasionally. (Zaman zaman spor salonuna giderim.)
- She wears glasses occasionally. (Bazen gözlük takar.)
- We have dinner together occasionally. (Ara sıra birlikte yemek yeriz.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir bağlaç olarak da kullanılabilir. Bu durumda, iki cümleyi veya ifadeyi birbirine bağlamak için kullanılır.
Örnekler:
- I go to the gym occasionally, but I don’t enjoy it. (Zaman zaman spor salonuna giderim, ama zevk almıyorum.)
- She wears glasses occasionally, but she doesn’t need them all the time. (Bazen gözlük takar, ama her zaman ihtiyacı yoktur.)
- We have dinner together occasionally, but we don’t always have time. (Ara sıra birlikte yemek yeriz, ama her zaman vaktimiz olmuyor.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir ünlem olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir şeyin beklenmedik veya şaşırtıcı olduğunu belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- Occasionally, I see a shooting star. (Zaman zaman bir kayan yıldız görürüm.)
- Occasionally, I win a prize. (Zaman zaman bir ödül kazanırım.)
- Occasionally, I meet someone who changes my life. (Zaman zaman hayatımı değiştiren biriyle tanışırım.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir söz öbeği olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir şeyin ne sıklıkla gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- I go to the gym on an occasional basis. (Zaman zaman spor salonuna giderim.)
- She wears glasses on an occasional basis. (Bazen gözlük takar.)
- We have dinner together on an occasional basis. (Ara sıra birlikte yemek yeriz.)
Occasionally kelimesi, “zaman zaman” anlamına gelen bir deyim olarak da kullanılabilir. Bu durumda, bir şeyin belirli aralıklarla veya rastgele olarak gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Örnekler:
- I see her every once in a while. (Zaman zaman onu görürüm.)
- He calls me from time to time. (Zaman zaman beni arar.)
- We get together now and then. (Zaman zaman bir araya geliriz.)