ödemek ne demek?

Türkçe sözlüklerde "ödemek" ifadesini detaylı bir şekilde araştırdık...

Kısaca "ödemek" ne demek?

  1. Bir alışveriş ilişkisinde, borcu alacaklıya vermek, tediye etmek

    Örnek:

    Borç varsa benimkidir, onu ödemek ve teşekkür etmek lazım. R. H. Karay

  2. Bir alışverişte alınan şeyin karşılığını alacaklıya vermek.

  3. Bedelini vererek bir zararı karşılamak, tazmin etmek.

  4. Bir iş, bir kuruluş harcanan, yatırılan parayı çıkartmak, itfa etmek.

  5. Bir işin, bir görevin karşılığını vermek

    Örnek:

    Bir gece de onunla kal. Bize yaptıklarını ödemiş olursun. S. F. Abasıyanık

  6. Bir şey karşısında fedakârlık etmek, bir şey elde etmek için özveride bulunmak.

ödemek nedir? İlişkili sözcükler

  • Eyvallah Demek: Hoş görerek kabul etmek. 1) hoş görerek kabul etmek veya edilmek: “Mersi denir. Sonra teşekkür edilir. Eyvallah denir, çok mersi denir.” -S. F. Abasıyanık. 2) hoşça kalın, sağlıcakla kalın demek. devamı...
  • Yatırmak: Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak Örnek: Çocuğu bir kenara yatırdım ve kadını omuzlarından tutup bir taşa dayadım. Y. K. Karaosmanoğlu Uyutmak Örnek: Gece beni en üst katta bir odada yatırdılar. Ö. Seyfettin Eğmek, yatık duruma getirmek. devamı...
  • Sönümlemek: Bir salınım hareketinin genliğini sıfıra indirmek, itfa etmek. Bir borcu, her yıl ödenen taksitlerle belli zaman sonra ödemek, itfa etmek. devamı...
  • Fedakarlık: Özveri: fedakârlık, adı üzerinde, biri ya da bir şey için kendini feda etmek demektir. Özveri Örnek: Elimi öpme fedakârlığına teyzesinin hatırı için razı olmuştu. R. N. Güntekin devamı...
  • üzmek: Üzüntü vermek Örnek: Onu biraz üzerim ama zekâsına da bayılırım. S. F. Abasıyanık Bir şeyi gerip çekerek gevşetmek, sürterek aşındırmak Örnek: Odunlar eşeğin sırtını üzüyordu. Halikarnas Balıkçısı devamı...
  • Fedakarlık Etmek: Özverili davranmak Örnek: Kadınlar fedakârlık ettikleri erkekleri severler. P. Safa Azlığına katlanmak, az oluşu ile yetinmek, vazgeçmek Örnek: İlk defa ömründe yemek saatinden fedakârlık etti. E. İ. Benice devamı...
  • Bedevil: Çileden çıkartmak, azap vermek, eziyet etmek Cinnet getirtmek devamı...
  • Kefaretini ödemek: Cezasını çekmek: “O, kendisine düşen zulüm payının kefaretini ödedi.” -N. F. Kısakürek. devamı...
  • Oh Demek: Rahata ermek. Rahata ermek, rahata kavuşmak, rahat bir soluk almak. devamı...
  • Paydos Demek: Yapıla gelen bir işten vazgeçmek. devamı...

ödemek ne demek sözlük anlamı nedir sorusunu farklı sözlüklerden yararlanarak yanıtladık. Paylaştığımız bilgilerde eksik veya hatalı bir şey var ise, buraya tıklayarak bize bildirebilirsiniz.