Preserve
Anlamı:
- Korumak, saklamak, muhafaza etmek
- Korunmuş, saklanmış, muhafaza edilmiş
- Koruma, saklama, muhafaza etme
- Koruma alanı, saklama yeri, muhafaza yeri
Örnekler:
- We must preserve our natural resources. (Doğal kaynaklarımızı korumamız gerekiyor.)
- The museum preserves many valuable artifacts. (Müze birçok değerli eseri koruyor.)
- The food was preserved in a jar. (Yiyecek kavanozda saklandı.)
- The park is a preserve for endangered species. (Park, nesli tükenmekte olan türler için bir koruma alanıdır.)
Preserve ifadesinin Türkçedeki karşılıkları:
- Korumak
- Saklamak
- Muhafaza etmek
- Korunmuş
- Saklanmış
- Muhafaza edilmiş
- Koruma alanı
- Saklama yeri
- Muhafaza yeri
Preserve ifadesinin İngilizcedeki karşılıkları:
- Preserve
- Conserve
- Protect
- Keep
- Save
- Maintain
- Sanctuary
- Reserve
- Refuge
Preserve ifadesinin kullanımı:
- Preserve ifadesi, bir şeyi korumak, saklamak veya muhafaza etmek anlamında kullanılır.
- Preserve ifadesi, korunmuş, saklanmış veya muhafaza edilmiş bir şeyi ifade etmek için de kullanılır.
- Preserve ifadesi, koruma alanı, saklama yeri veya muhafaza yeri anlamında da kullanılır.
Preserve ifadesinin örnek cümleleri:
- We must preserve our natural resources for future generations. (Doğal kaynaklarımızı gelecek nesiller için korumamız gerekiyor.)
- The museum preserves many valuable artifacts from ancient civilizations. (Müze, antik uygarlıklardan kalma birçok değerli eseri koruyor.)
- The food was preserved in a jar to prevent it from spoiling. (Yiyecek, bozulmasını önlemek için kavanozda saklandı.)
- The park is a preserve for endangered species, where they can live and breed safely. (Park, nesli tükenmekte olan türler için bir koruma alanıdır, burada güvenle yaşayabilir ve üreyebilirler.)
Preserve ifadesinin eş anlamlıları:
- Conserve
- Protect
- Keep
- Save
- Maintain
Preserve ifadesinin zıt anlamlıları:
- Destroy
- Damage
- Ruin
- Lose
- Discard