Pretty
Anlamı:
- Güzel, hoş, çekici
- Oldukça, epeyce, oldukça
- Oldukça iyi, fena değil
- Oldukça, epeyce, oldukça
- Oldukça iyi, fena değil
Örnekler:
- She is a pretty girl. (O güzel bir kız.)
- The weather is pretty today. (Bugün hava oldukça güzel.)
- I had a pretty good time at the party. (Partide oldukça iyi vakit geçirdim.)
- I’m pretty tired. (Oldukça yorgunum.)
- I’m pretty sure I saw him yesterday. (Dün onu gördüğümden oldukça eminim.)
Pretty kelimesi genellikle olumlu bir anlamda kullanılır, ancak bazen olumsuz bir anlamda da kullanılabilir. Örneğin, “pretty bad” (oldukça kötü) veya “pretty ugly” (oldukça çirkin) gibi ifadelerde kullanılır.
Pretty kelimesi ayrıca bir sıfat olarak da kullanılabilir. Örneğin, “a pretty dress” (güzel bir elbise) veya “a pretty face” (güzel bir yüz) gibi ifadelerde kullanılır.
Pretty kelimesi ayrıca bir zarf olarak da kullanılabilir. Örneğin, “she sings pretty well” (oldukça iyi şarkı söylüyor) veya “he plays the piano pretty well” (piyano çalıyor oldukça iyi) gibi ifadelerde kullanılır.
Pretty kelimesi ayrıca bir ünlem olarak da kullanılabilir. Örneğin, “pretty please” (lütfen) veya “pretty cool” (oldukça havalı) gibi ifadelerde kullanılır.
Pretty kelimesi İngilizce’de çok yaygın olarak kullanılan bir kelimedir. Bu kelimeyi günlük konuşmada sıklıkla duyabilirsiniz.