received
İngilizce Anlamı:
- (bir şey) almak veya kabul etmek
- (bir mesaj veya haber) almak
- (bir ödül veya onur) almak
- (bir fikir veya inanç) kabul etmek veya benimsemek
- (bir etki veya etki) maruz kalmak veya deneyimlemek
- (bir kişi veya şey) karşılamak veya kabul etmek
- (bir davet veya teklif) kabul etmek
- (bir ödeme veya fatura) almak
- (bir eğitim veya öğretim kurumuna) kabul edilmek
- (bir iş veya pozisyon) almak
Türkçe Anlamı:
- (bir şey) almak veya kabul etmek
- (bir mesaj veya haber) almak
- (bir ödül veya onur) almak
- (bir fikir veya inanç) kabul etmek veya benimsemek
- (bir etki veya etki) maruz kalmak veya deneyimlemek
- (bir kişi veya şey) karşılamak veya kabul etmek
- (bir davet veya teklif) kabul etmek
- (bir ödeme veya fatura) almak
- (bir eğitim veya öğretim kurumuna) kabul edilmek
- (bir iş veya pozisyon) almak
Örnekler:
- I received a letter from my friend yesterday. (Dün arkadaşımın bir mektubunu aldım.)
- She received an award for her work. (Çalışmaları için bir ödül aldı.)
- I received a promotion at work. (İş yerinde terfi aldım.)
- We received a lot of rain last night. (Dün gece çok yağmur yağdı.)
- I received a lot of compliments on my new dress. (Yeni elbisem için çok iltifat aldım.)
- I received a lot of help from my friends and family. (Arkadaşlarımdan ve ailemden çok yardım aldım.)
- I received a lot of criticism for my work. (Çalışmalarım için çok eleştiri aldım.)
- I received a lot of support from my friends and family. (Arkadaşlarımdan ve ailemden çok destek aldım.)
- I received a lot of attention from the media. (Medyadan çok ilgi gördüm.)
- I received a lot of love from my friends and family. (Arkadaşlarımdan ve ailemden çok sevgi aldım.)
received ifadesinin kullanıldığı bazı deyimler ve ifadeler:
- received wisdom (geleneksel bilgelik)
- received pronunciation (standart telaffuz)
- received opinion (genel kabul gören görüş)
- received idea (genel kabul gören fikir)
- received knowledge (genel kabul gören bilgi)
received ifadesinin zıt anlamlısı:
- rejected (reddedilen)
- refused (reddedilen)
- denied (inkar edilen)
- ignored (görmezden gelinen)
- overlooked (göz ardı edilen)