Türkçe sözlüklerde "Reminiscence" ifadesini detaylı bir şekilde araştırdık...
Kısaca "Reminiscence" ne demek?
-
Hatırlama, hatırda tutma, anımsama
-
Hatırlanan şey, yadigâr
-
Eks
-
Anımsama, hatırlama, hatırlatan şey, andırma
Reminiscence nedir? İlişkili sözcükler
- Reminiscent: Hatırlayan, anan, hatırlatan, andıran, geçmişi hatırlatan, geçmişten konuşmaya istekli, eskilerden söz eden devamı...
- Constraint: Zorlama, baskı, zor; sınırlama; kendini tutma; çekinme; alıkoyma Sınırlama, tahdit devamı...
- Istihzar: Hazırlama. Hatırlama, anımsama. devamı...
- Restraint: Menetme: tahdit, sınırlılık Tutukluluk: kendini tutma devamı...
- Recall 2: Geri çağırma. hatırlama, anımsama. geri gelme işareti/emri. devamı...
- Confection: İmâlat, hazırlama Bonbon, şekerleme Şeker devamı...
- Hatırlama: Hatırlamak durumuna konu olmak, anımsama Bk. anımsama devamı...
- Yad: Anma, anımsama, hatırlama. Anma. Hatır, devamı...
- Yadigar: Bir kimseyi ya da bir olayı anımsatan nesne (ya da kişi). Bir kimseyi, bir olayı hatırlatan nesne veya kişi Örnek: Bir eser bırakmadan geleceğe yadigâr / Bırakmışım kime ne, bırakmasam ne zarar. devamı...
- Suflör: Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan erkek Örnek: Suflör çırpınıyor, ama bu da kâr etmiyordu. T. Buğra Oyunu metinden izleyen, unutulan tümce başlarını fıslayarak oyuncuya hatırlatan görevli kişi. Bk. fısıldayıcı devamı...
Reminiscence ne demek sözlük anlamı nedir sorusunu farklı sözlüklerden yararlanarak yanıtladık. Paylaştığımız bilgilerde eksik veya hatalı bir şey var ise, buraya tıklayarak bize bildirebilirsiniz.