Rezerve
- İngilizce: reserve
- Türkçe: rezerv
Anlamı:
- Bir şeyin gelecekteki kullanım veya ihtiyaç için ayrılmış kısmı.
- Bir şeyin kullanılmayan veya el değmemiş kısmı.
- Bir şeyin saklı veya gizli kısmı.
- Bir kişinin veya grubun belirli bir konudaki tutumu veya görüşü.
Örnekler:
- Şirket, gelecekteki projeler için bir miktar para ayırdı.
- Ormanın bir kısmı koruma alanı olarak ayrıldı.
- Ailenin özel hayatı gizli tutuldu.
- Hükümet, yeni vergi yasasına karşı ihtiyatlı bir tutum sergiledi.
Rezerve kelimesinin diğer anlamları:
- Askerlikte, bir savaş veya çatışma sırasında kullanılmak üzere ayrılmış birlikler.
- Bankacılıkta, bir bankanın müşterilerine borç verme veya kredi açma yeteneği.
- Sigortacılıkta, bir sigorta şirketinin olası tazminat ödemelerini karşılamak için ayırdığı fon.
- Ekonomi biliminde, bir ülkenin veya şirketin gelecekteki ihtiyaçlarını karşılamak için ayırdığı kaynaklar.
Rezerve kelimesinin kökeni:
Rezerve kelimesi, Latince “reservare” fiilinden türemiştir. Bu fiil, “saklamak, korumak, ayırmak” anlamlarına gelir. Rezerve kelimesi, İngilizce’ye 14. yüzyılda girmiştir.
Rezerve kelimesinin eş anlamlıları:
- Saklı
- Gizli
- Ayrılmış
- Korunan
- El değmemiş
- Kullanılmamış
- Tutum
- Görüş
- Bakış açısı
Rezerve kelimesinin zıt anlamlıları:
- Açık
- Ortak
- Kullanılmış
- Tüketilmiş
- Harcanmış
- Savurgan
- İsrafçı
- Tutarsız
- Kararsız
- Değişken
Rezerve kelimesinin kullanımı:
Rezerve kelimesi, birçok farklı bağlamda kullanılabilir. Örneğin, bir şirketin gelecekteki projeler için ayırdığı para, bir ormanın koruma alanı olarak ayrılmış kısmı, bir ailenin özel hayatı veya bir hükümetin yeni bir vergi yasasına karşı ihtiyatlı tutumu gibi. Rezerve kelimesi, ayrıca, askerlikte, bankacılıkta, sigortacılıkta ve ekonomi biliminde de kullanılır.
Rezerve kelimesinin örnek cümleleri:
- Şirket, gelecekteki projeler için 10 milyon dolar ayırdı.
- Ormanın bir kısmı koruma alanı olarak ayrıldı.
- Ailenin özel hayatı gizli tutuldu.
- Hükümet, yeni vergi yasasına karşı ihtiyatlı bir tutum sergiledi.
- Asker, savaş sırasında kullanılmak üzere ayrılmış birliklere katıldı.
- Banka, müşterilerine borç verme veya kredi açma yeteneğini artırmak için rezervlerini artırdı.
- Sigorta şirketi, olası tazminat ödemelerini karşılamak için rezervlerini artırdı.
- Ülke, gelecekteki ihtiyaçlarını karşılamak için kaynaklarını ayırdı.