save ne demek

save ne demek: ifadesiyle ilgili İngilizce ve Türkçe anlamı

“Save” kelimesi İngilizce’de “kurtarmak, saklamak, biriktirmek” gibi anlamlara gelir. Türkçe’de ise “kurtarmak, saklamak, biriktirmek, kaydetmek” gibi anlamlara gelir.

“Save” kelimesi İngilizce’de çok sık kullanılan bir kelimedir. Günlük konuşmada, yazışmalarda ve teknik metinlerde sıklıkla kullanılır. “Save” kelimesinin farklı anlamları ve kullanımları vardır.

1. Kurtarmak

“Save” kelimesinin en yaygın anlamlarından biri “kurtarmak”tır. Bir kişiyi veya bir şeyi tehlikeden veya zarardan korumak anlamına gelir. Örneğin:

  • The lifeguard saved the drowning man. (Can kurtaran boğulan adamı kurtardı.)
  • The doctor saved the patient’s life. (Doktor hastanın hayatını kurtardı.)
  • The firefighter saved the cat from the burning building. (İtfaiyeci kediyi yanan binadan kurtardı.)

2. Saklamak

“Save” kelimesinin bir diğer anlamı da “saklamak”tır. Bir şeyi daha sonra kullanmak üzere saklamak veya bir şeyi gizlemek anlamına gelir. Örneğin:

  • I saved some money for my vacation. (Tatilim için biraz para biriktirdim.)
  • I saved the leftovers from dinner for lunch. (Akşam yemeğinden kalanları öğle yemeği için sakladım.)
  • I saved the secret from my friends. (Sırrı arkadaşlarımdan sakladım.)

3. Biriktirmek

“Save” kelimesi ayrıca “biriktirmek” anlamına da gelir. Para veya diğer değerli eşyaları daha sonra kullanmak üzere biriktirmek anlamına gelir. Örneğin:

  • I’m saving up for a new car. (Yeni bir araba için para biriktiriyorum.)
  • I’m saving my vacation days for a trip to Europe. (Avrupa gezisi için izin günlerimi biriktiriyorum.)
  • I’m saving my old clothes to donate to charity. (Eski kıyafetlerimi bağışlamak için biriktiriyorum.)

4. Kaydetmek

“Save” kelimesi ayrıca “kaydetmek” anlamına da gelir. Bir bilgiyi veya dosyayı bilgisayar veya başka bir elektronik cihaza kaydetmek anlamına gelir. Örneğin:

  • I saved the document to my computer. (Belgeyi bilgisayarıma kaydettim.)
  • I saved the photo to my phone. (Fotoğrafı telefonuma kaydettim.)
  • I saved the video to my hard drive. (Videoyu sabit sürücüme kaydettim.)

“Save” kelimesinin farklı kullanımları

“Save” kelimesi farklı bağlamlarda farklı şekillerde kullanılabilir. İşte “save” kelimesinin bazı farklı kullanımları:

  • Save the day: Birini veya bir şeyi tehlikeden veya zarardan kurtarmak.
  • Save the date: Bir etkinliğin tarihini kaydetmek.
  • Save face: Utanç veya utançtan kaçınmak.
  • Save money: Para biriktirmek.
  • Save time: Zaman kazanmak.
  • Save energy: Enerji tasarrufu yapmak.
  • Save the environment: Çevreyi korumak.

“Save” kelimesinin eş anlamlıları

“Save” kelimesinin birkaç eş anlamlısı vardır. İşte “save” kelimesinin bazı eş anlamlıları:

  • Rescue
  • Deliver
  • Preserve
  • Protect
  • Store
  • Accumulate
  • Collect
  • Reserve
  • Record

“Save” kelimesinin zıt anlamlıları

“Save” kelimesinin birkaç zıt anlamlısı vardır. İşte “save” kelimesinin bazı zıt anlamlıları:

  • Lose
  • Destroy
  • Waste
  • Spend
  • Delete
  • Erase

“Save” kelimesinin örnek cümleleri

İşte “save” kelimesinin kullanıldığı bazı örnek cümleler:

  • The doctor saved the patient’s life by performing surgery. (Doktor ameliyat yaparak hastanın hayatını kurtardı.)
  • The firefighter saved the cat from the burning building. (İtfaiyeci kediyi yanan binadan kurtardı.)
  • I saved some money for my vacation. (Tatilim için biraz para biriktirdim.)
  • I saved the leftovers from dinner for lunch. (Akşam yemeğinden kalanları öğle yemeği için sakladım.)
  • I saved the document to my computer. (Belgeyi bilgisayarıma kaydettim.)
  • I saved the photo to my phone. (Fotoğrafı telefonuma kaydettim.)
  • I saved the video to my hard drive. (Videoyu sabit sürücüme kaydettim.)
  • I saved the day by fixing the broken car. (Bozuk arabayı tamir ederek günü kurtardım.)
  • I saved the date for the wedding. (Düğün tarihini kaydettim.)
  • I saved face by apologizing for my mistake. (Hata

Yayımlandı

kategorisi