shed

shed

İngilizce Anlamı:

  1. (isim) Bir şeyin dökülmesi veya düşmesiyle oluşan şey.
  2. (isim) Bir hayvanın tüylerinin dökülmesiyle oluşan şey.
  3. (isim) Bir bitkinin yapraklarının dökülmesiyle oluşan şey.
  4. (isim) Bir yapının çatısından akan su.
  5. (isim) Bir yapının çatısının altındaki boşluk.
  6. (isim) Bir depolama veya çalışma alanı olarak kullanılan küçük bir yapı.
  7. (fiil) Bir şeyi dökmek veya düşürmek.
  8. (fiil) Bir hayvanın tüylerini dökmek.
  9. (fiil) Bir bitkinin yapraklarını dökmek.
  10. (fiil) Bir yapının çatısından su akıtmak.
  11. (fiil) Bir yapının çatısının altındaki boşluğu kullanmak.
  12. (fiil) Bir depolama veya çalışma alanı olarak kullanılan küçük bir yapı inşa etmek.

Türkçe Anlamı:

  1. (isim) Döküntü, dökülen şey.
  2. (isim) Hayvan tüyü.
  3. (isim) Yaprak dökümü.
  4. (isim) Damlama, damlayan su.
  5. (isim) Çatı arası.
  6. (isim) Kulübe, baraka.
  7. (fiil) Dökmek, düşürmek.
  8. (fiil) Tüy dökmek.
  9. (fiil) Yaprak dökmek.
  10. (fiil) Damlamak.
  11. (fiil) Çatı arasında oturmak.
  12. (fiil) Kulübe, baraka yapmak.

Örnek Cümleler:

  • The shed was full of leaves. (Kulübe yapraklarla doluydu.)
  • The dog shed its fur all over the house. (Köpek tüylerini evin her yerine döktü.)
  • The tree shed its leaves in the fall. (Ağaç sonbaharda yapraklarını döktü.)
  • The roof shed water all over the patio. (Çatı verandaya su damlattı.)
  • The family shed tears at the funeral. (Aile cenazede gözyaşı döktü.)
  • The farmer shed his tools in the barn. (Çiftçi aletlerini ahıra bıraktı.)
  • The company shed jobs in the recession. (Şirket durgunluk döneminde işten çıkardı.)
  • The government shed light on the corruption scandal. (Hükümet yolsuzluk skandalına ışık tuttu.)
  • The scientist shed new light on the theory of relativity. (Bilim insanı görelilik teorisine yeni bir ışık tuttu.)
  • The artist shed light on the human condition in his paintings. (Sanatçı resimlerinde insanlık durumuna ışık tuttu.)

Yayımlandı

kategorisi