so as to kullanımı

“So As To” İfadesinin Anlamı ve Kullanımı

“So as to” ifadesi, bir amaca veya sonuca ulaşmak için bir şey yapmayı ifade eden bir bağlaçtır. Genellikle “in order to” ifadesinin yerine kullanılır.

İngilizcede “So As To” İfadesinin Kullanımı

“So as to” ifadesi, bir cümlede aşağıdaki şekillerde kullanılır:

  • Bir amaca veya sonuca ulaşmak için bir şey yapmayı ifade etmek için:

I studied hard so as to pass the exam. (Sınavı geçmek için çok çalıştım.)

She saved money so as to buy a new car. (Yeni bir araba almak için para biriktirdi.)

  • Bir sonucu önlemek için bir şey yapmayı ifade etmek için:

I closed the window so as to keep the cold air out. (Soğuk havayı dışarıda tutmak için pencereyi kapattım.)

He took an umbrella so as to avoid getting wet in the rain. (Yağmurda Islanmamak için şemsiye aldı.)

  • Bir şeyi mümkün kılmak için bir şey yapmayı ifade etmek için:

I opened the door so as to let the cat in. (Kedinin girmesine izin vermek için kapısını açtım.)

He turned on the light so as to see better. ( Daha iyi görmek için ışığı açtı.)

Türkçede “So As To” İfadesinin Kullanımı

“So as to” ifadesi, Türkçede aşağıdaki şekillerde kullanılır:

  • Bir amaca veya sonuca ulaşmak için bir şey yapmayı ifade etmek için:

Sınavı geçmek için çok çalıştım.

Yeni bir araba almak için para biriktirdi.

  • Bir sonucu önlemek için bir şey yapmayı ifade etmek için:

Soğuk havayı dışarıda tutmak için pencereyi kapattım.

Yağmurda Islanmamak için şemsiye aldı.

  • Bir şeyi mümkün kılmak için bir şey yapmayı ifade etmek için:

Kedinin girmesine izin vermek için kapısını açtım.

Daha iyi görmek için ışığı açtı.

“So As To” İfadesinin Örnek Cümleleri

  • I studied hard so as to pass the exam. (Sınavı geçmek için çok çalıştım.)

  • She saved money so as to buy a new car. (Yeni bir araba almak için para biriktirdi.)

  • I closed the window so as to keep the cold air out. (Soğuk havayı dışarıda tutmak için pencereyi kapattım.)

  • He took an umbrella so as to avoid getting wet in the rain. (Yağmurda Islanmamak için şemsiye aldı.)

  • I opened the door so as to let the cat in. (Kedinin girmesine izin vermek için kapısını açtım.)

  • He turned on the light so as to see better. ( Daha iyi görmek için ışığı açtı.)

  • I went to the store so as to buy some groceries. (Alışveriş yapmak için markete gittim.)

  • She took a taxi so as to get to the airport on time. (Havaalanına zamanında ulaşmak için taksiye bindi.)

  • I put on a coat so as to keep warm in the cold weather. (Soğuk havada sıcak kalmak için bir palto giydim.)

  • He turned off the lights so as to save energy. (Enerji tasarrufu yapmak için ışıkları kapattı.)


Yayımlandı

kategorisi