İngilizce: So good
Türkçe: Çok iyi
Detaylı Açıklama:
“So good” ifadesi, bir şeyin son derece iyi, tatmin edici veya keyifli olduğunu ifade etmek için kullanılan yaygın bir İngilizce deyimidir. Genellikle bir şeyin kalitesini, lezzetini veya genel deneyimini tanımlamak için kullanılır.
“So good” ifadesi, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli bağlamlarda kullanılabilir:
- Yemekleri tanımlamak için: “Bu pizza çok iyi!”
- Filmleri, kitapları veya diğer eğlence biçimlerini tanımlamak için: “Bu film çok iyiydi, gözümü kırpmadan izledim.”
- İnsanları veya onların niteliklerini tanımlamak için: “O çok iyi bir arkadaş.”
- Bir deneyimi veya etkinliği tanımlamak için: “Bu tatil çok iyiydi, hayatımın en iyi zamanlarından biriydi.”
“So good” ifadesi genellikle olumlu bir anlam taşır ve bir şeyin beklentileri aştığını veya son derece keyifli olduğunu ifade eder. Ayrıca, bir şeyin mükemmel olmasa da hala çok iyi olduğunu belirtmek için de kullanılabilir.
“So good” ifadesinin eş anlamlıları arasında “excellent” (mükemmel), “great” (harika), “wonderful” (harika), “superb” (mükemmel) ve “fantastic” (fantastik) bulunur.
Örnek Cümleler:
- The food at this restaurant is so good, I could eat here every day. (Bu restorandaki yemekler o kadar iyi ki, burada her gün yiyebilirim.)
- I just finished reading a book that was so good, I couldn’t put it down. (Az önce o kadar iyi bir kitap bitirdim ki, elimden bırakamadım.)
- My new car is so good, I feel like I’m driving a luxury vehicle. (Yeni arabam o kadar iyi ki, lüks bir araç kullanıyormuş gibi hissediyorum.)
- The concert last night was so good, I danced all night long. (Dün geceki konser o kadar iyiydi ki, bütün gece dans ettim.)
- My best friend is so good to me, I don’t know what I would do without her. (En iyi arkadaşım bana karşı o kadar iyi ki, onsuz ne yapardım bilmiyorum.)
“So good” ifadesi, bir şeyin kalitesini veya keyifliliğini vurgulamanın basit ve etkili bir yoludur. Olumlu bir duygu uyandırır ve bir şeyin beklentileri aştığını veya son derece keyifli olduğunu ifade eder.