solving ne demek

Solving: Çözmek, Sorunları Çözmek

Solving, İngilizce’de “çözmek” anlamına gelen bir fiildir. Genellikle bir sorunu veya problemi çözmek için kullanılır. Örneğin, “I solved the puzzle” cümlesi “Bulmacayı çözdüm” anlamına gelir.

Solving, Türkçe’de “çözmek” anlamına gelen bir fiildir. Genellikle bir sorunu veya problemi çözmek için kullanılır. Örneğin, “Sorunu çözdüm” cümlesi “I solved the problem” anlamına gelir.

Solving, günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir kelimedir. Örneğin, bir matematik problemini çözmek, bir bulmacayı çözmek, bir anlaşmazlığı çözmek gibi durumlarda kullanılır.

Solving, aynı zamanda bilimsel ve teknik alanlarda da sıklıkla kullanılır. Örneğin, bir denklemi çözmek, bir algoritmayı çözmek, bir sistemi çözmek gibi durumlarda kullanılır.

Solving, çok yönlü bir kelimedir ve birçok farklı alanda kullanılır. Genel anlamda, bir sorunu veya problemi çözmek için kullanılan bir fiildir.

Solving’in Kullanımı

Solving, genellikle bir nesne veya durumla birlikte kullanılır. Örneğin, “I solved the puzzle” cümlesinde “puzzle” nesnesi ile birlikte kullanılır. “I solved the problem” cümlesinde ise “problem” durumu ile birlikte kullanılır.

Solving, ayrıca bir zarf veya sıfatla birlikte de kullanılabilir. Örneğin, “I am solving the puzzle” cümlesinde “solving” zarfıyla birlikte kullanılır. “This is a solvable problem” cümlesinde ise “solvable” sıfatıyla birlikte kullanılır.

Solving’in Eş Anlamlıları

Solving’in eş anlamlıları arasında “resolving”, “settling”, “fixing”, “mending” ve “repairing” gibi kelimeler bulunur.

Solving’in Zıt Anlamlıları

Solving’in zıt anlamlıları arasında “creating”, “causing”, “starting” ve “beginning” gibi kelimeler bulunur.

Solving’in Örnek Cümleleri

  • I solved the puzzle in less than 10 minutes. (Bulmacayı 10 dakikadan kısa sürede çözdüm.)
  • She solved the problem by using a different approach. (Farklı bir yaklaşım kullanarak sorunu çözdü.)
  • We are solving the dispute through mediation. (Anlaşmazlığı arabuluculuk yoluyla çözüyoruz.)
  • The scientist solved the equation using a complex algorithm. (Bilim insanı, karmaşık bir algoritma kullanarak denklemi çözdü.)
  • The engineer solved the system by replacing a faulty component. (Mühendis, arızalı bir bileşeni değiştirerek sistemi çözdü.)

Sonuç

Solving, günlük hayatta, bilimsel ve teknik alanlarda sıklıkla kullanılan bir kelimedir. Genel anlamda, bir sorunu veya problemi çözmek için kullanılan bir fiildir.


Yayımlandı

kategorisi