sosyal antropoloji nedir – Sözlük Anlamı Nedir?

Sosyal Antropoloji Nedir?

Sosyal antropoloji, insan toplumlarının kültürel ve sosyal yapılarını inceleyen bir sosyal bilim dalıdır. Antropolojinin diğer alt dallarından farklı olarak, sosyal antropoloji özellikle insan toplumlarının günlük yaşamlarını, inançlarını, değerlerini, örf ve adetlerini, akrabalık ilişkilerini, ekonomik ve politik sistemlerini ve diğer toplumsal kurumlarını inceler. Sosyal antropologlar, insanların nasıl yaşadıklarını, birbirleriyle nasıl etkileşim kurduklarını ve toplumsal düzenin nasıl sağlandığını anlamaya çalışırlar.

Sosyal Antropolojinin Konusu

Sosyal antropolojinin konusu, insan toplumlarının kültürel ve sosyal yapılarının incelenmesidir. Sosyal antropologlar, insanların nasıl yaşadıklarını, birbirleriyle nasıl etkileşim kurduklarını ve toplumsal düzenin nasıl sağlandığını anlamaya çalışırlar. Bu amaçla, sosyal antropologlar çeşitli araştırma yöntemleri kullanırlar. Bunlar arasında, katılımcı gözlem, mülakat, anket ve arşiv araştırması yer alır.

Sosyal antropologlar, çalışmalarında genellikle belirli bir toplumu veya toplulukları incelerler. Bu topluluklar, farklı kültürlere, etnik kökenlere, dinlere veya ekonomik sistemlere sahip olabilirler. Sosyal antropologlar, bu toplulukların günlük yaşamlarını, inançlarını, değerlerini, örf ve adetlerini, akrabalık ilişkilerini, ekonomik ve politik sistemlerini ve diğer toplumsal kurumlarını incelerler.

Sosyal Antropolojinin Önemi

Sosyal antropoloji, insan toplumlarını ve kültürlerini anlamak için önemli bir bilim dalıdır. Sosyal antropologlar, insanların nasıl yaşadıklarını, birbirleriyle nasıl etkileşim kurduklarını ve toplumsal düzenin nasıl sağlandığını anlamaya çalışırlar. Bu bilgiler, insanların daha iyi bir şekilde yaşamaları için gerekli olan politikaların ve programların geliştirilmesinde kullanılır.

Sosyal antropoloji, ayrıca, farklı kültürler arasındaki anlayışın ve işbirliğinin geliştirilmesine de katkıda bulunur. Sosyal antropologlar, farklı kültürlerin değerlerini ve inançlarını anlamak için çalışırlar. Bu bilgiler, farklı kültürlerden gelen insanların birbirleriyle daha iyi iletişim kurmalarını ve işbirliği yapmalarını sağlar.

Sosyal Antropolojinin Tarihi

Sosyal antropolojinin kökenleri, 19. yüzyılın ortalarına kadar uzanır. Bu dönemde, Avrupa’da sanayi devrimi ve şehirleşme gibi büyük toplumsal değişimler yaşanıyordu. Bu değişimler, insanların geleneksel yaşam biçimlerini terk etmelerine ve yeni toplumsal sorunlarla karşılaşmalarına yol açtı. Bu sorunları çözmek için, sosyal bilimciler insan toplumlarını ve kültürlerini incelemeye başladılar.

Sosyal antropolojinin öncüleri arasında, İngiliz antropologlar Edward Tylor ve James Frazer yer alır. Tylor, kültürün evrimi üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Frazer ise, mitoloji ve din üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır.

yüzyılda, sosyal antropoloji hızla gelişti ve birçok önemli antropolog yetiştirildi. Bunlar arasında, Fransız antropolog Claude Lévi-Strauss, İngiliz antropolog Mary Douglas ve Amerikalı antropolog Clifford Geertz yer alır. Lévi-Strauss, yapısalcılık akımının öncülerinden biridir. Douglas, sembolizm üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Geertz ise, yorumlayıcı antropoloji akımının öncülerinden biridir.

Günümüzde, sosyal antropoloji dünyanın birçok ülkesinde öğretilen ve araştırılan bir bilim dalıdır. Sosyal antropologlar, üniversitelerde, araştırma enstitülerinde ve hükümet kuruluşlarında çalışmaktadırlar.

Sosyal Antropolojinin Alt Dalları

Sosyal antropolojinin birçok alt dalı bulunmaktadır. Bunlar arasında, ekonomik antropoloji, politik antropoloji, hukuk antropolojisi, din antropolojisi, eğitim antropolojisi, sağlık antropolojisi ve çevre antropolojisi yer alır.

Ekonomik antropoloji, insanların ekonomik faaliyetlerini ve ekonomik sistemlerini inceler.
Politik antropoloji, insanların siyasi örgütlenmelerini ve siyasi süreçlerini inceler.
Hukuk antropoloji, insanların hukuk sistemlerini ve hukuki uygulamalarını inceler.
Din antropolojisi, insanların dinsel inançlarını ve uygulamalarını inceler.
Eğitim antropolojisi, insanların eğitim sistemlerini ve eğitim süreçlerini inceler.
Sağlık antropolojisi, insanların sağlık inançlarını ve uygulamalarını inceler.
Çevre antropolojisi, insanların çevre ile olan etkileşimlerini ve çevre sorunlarını inceler.

Sosyal Antropolojinin Yöntemleri

Sosyal antropologlar, çalışmalarında çeşitli araştırma yöntemleri kullanırlar. Bunlar arasında, katılımcı gözlem, mülakat, anket ve arşiv araştırması yer alır.

Katılımcı gözlem, sosyal antropologların belirli bir toplulukta veya toplumda uzun süre yaşayarak ve günlük yaşamlarına katılarak bilgi toplamalarıdır.
Mülakat, sosyal antropologların belirli kişilerle yüz yüze görüşerek bilgi toplamalarıdır.
Anket, sosyal antropologların belirli bir topluluk veya toplumdaki kişilere yazılı veya sözlü olarak sorular yöneltmeleri ve bu sorulara verilen yanıtları analiz etmeleridir.
Arşiv araştırması, sosyal antropologların belirli bir topluluk veya toplumun geçmişine ilişkin belgeleri inceleyerek bilgi toplamalarıdır.

Sosyal Antropolojinin Eleştirileri

Sosyal antropoloji, bazı eleştirilere de maruz kalmaktadır. Bu eleştirilerden bazıları şunlardır:

Sosyal antropologlar, çalışmalarında genellikle belirli bir toplumu veya toplulukları incelerler. Bu nedenle, sosyal antropolojinin sonuçları genelleştirilemez.
Sosyal antropologlar, çalışmalarında genellikle katılımcı gözlem yöntemini kullanırlar. Bu yöntem, sosyal antropologların belirli bir toplulukta veya toplumda uzun süre yaşayarak ve günlük yaşamlarına katılarak bilgi toplamalarıdır. Ancak, katılımcı gözlem yöntemi, sosyal antropologların belirli bir topluluk veya toplumun tüm üyeleriyle görüşmelerine olanak sağlamaz. Bu nedenle, sosyal antropologlar belirli bir topluluk veya toplumun tüm üyelerinin görüşlerini yansıtamazlar.
Sosyal antropologlar, çalışmalarında genellikle belirli bir topluluk veya toplumun geçmişine ilişkin belgeleri inceleyerek bilgi toplamazlar. Bu nedenle, sosyal antropologlar belirli bir topluluk veya toplumun geçmişini tam olarak anlayamazlar.

Sonuç