spark ne demek

Spark: Ateşleme, Kıvılcım, Parlama

İngilizce Anlamı:

  1. Bir şeyin yanmasına veya patlamasına neden olan küçük bir ateş parçası veya kıvılcım.
  2. Bir şeyin başlamasına veya gerçekleşmesine neden olan bir şey.
  3. Bir şeyin canlı veya heyecanlı olmasını sağlayan bir şey.
  4. Bir şeyin parlak veya ışıltılı olmasını sağlayan bir şey.
  5. Bir şeyin yeni veya farklı olmasını sağlayan bir şey.

Türkçe Anlamı:

  1. Ateşleme, kıvılcım, parlama.
  2. Bir şeyin başlamasına veya gerçekleşmesine neden olan bir şey.
  3. Bir şeyin canlı veya heyecanlı olmasını sağlayan bir şey.
  4. Bir şeyin parlak veya ışıltılı olmasını sağlayan bir şey.
  5. Bir şeyin yeni veya farklı olmasını sağlayan bir şey.

Örnek Cümleler:

  • The spark from the campfire ignited the dry leaves. (Kamp ateşinden çıkan kıvılcım kuru yaprakları tutuşturdu.)
  • The new CEO sparked a turnaround in the company’s fortunes. (Yeni CEO, şirketin kaderinde bir dönüşüm başlattı.)
  • The singer’s energy sparked the audience to dance. (Şarkıcının enerjisi seyircileri dans etmeye teşvik etti.)
  • The city’s skyline sparkled with lights. (Şehrin silüeti ışıklarla parıldıyordu.)
  • The artist’s new work sparked a debate about the nature of art. (Sanatçının yeni eseri sanatın doğası hakkında bir tartışma başlattı.)

Spark ifadesinin kullanıldığı diğer bazı deyimler ve ifadeler şunlardır:

  • A spark of life (Bir hayat kıvılcımı)
  • A spark of genius (Bir deha kıvılcımı)
  • To spark a conversation (Bir sohbet başlatmak)
  • To spark a debate (Bir tartışma başlatmak)
  • To spark a fire (Bir ateş yakmak)
  • To spark a relationship (Bir ilişki başlatmak)
  • To spark a revolution (Bir devrim başlatmak)

Spark ifadesinin eş anlamlıları şunlardır:

  • Ignition (Ateşleme)
  • Kindling (Yakacak)
  • Tinder (Çakmak)
  • Catalyst (Katalizör)
  • Stimulus (Uyarıcı)
  • Inspiration (İlham)
  • Motivation (Motivasyon)

Spark ifadesinin zıt anlamlıları şunlardır:

  • Extinguisher (Söndürücü)
  • Quencher (Söndürücü)
  • Inhibitor (Engelleyici)
  • Suppressant (Bastırıcı)
  • Depressant (Depresan)
  • Sedative (Sakinleştirici)
  • Tranquilizer (Sakinleştirici)

Yayımlandı

kategorisi