Stumble: Kelime Anlamı ve Kullanımı
İngilizce Anlamı:
“Stumble” kelimesi İngilizcede, beklenmedik bir şekilde tökezlemek, sendelemek veya düşmek anlamına gelir. Ayrıca, bir görevi veya sorunu çözmekte zorlanmak veya bir hata yapmak anlamına da gelebilir.
Türkçe Anlamı:
“Stumble” kelimesinin Türkçe karşılığı “tökezlemek”tir. Bu, bir şeye takılıp düşme veya sendeleme eylemini ifade eder. Ayrıca, bir işi yaparken veya bir sorunu çözerken zorlanma veya hata yapma anlamına da gelebilir.
Kullanım Alanları:
“Stumble” kelimesi, hem fiziksel hem de mecazi bağlamlarda kullanılabilir. İşte bazı kullanım örnekleri:
- Fiziksel:
- I stumbled over a rock and fell. (Bir taşa takılıp düştüm.)
- The horse stumbled and threw its rider. (At tökezledi ve binicisini attı.)
- Mecazi:
- I stumbled through my presentation. (Sunumumda tökezledim.)
- The company stumbled in its efforts to launch the new product. (Şirket, yeni ürünü piyasaya sürme çabalarında tökezledi.)
Eş Anlamlılar:
“Stumble” kelimesinin bazı eş anlamlıları şunlardır:
- Trip
- Fall
- Blunder
- Err
- Falter
Zıt Anlamlılar:
“Stumble” kelimesinin bazı zıt anlamlıları şunlardır:
- Succeed
- Triumph
- Excel
- Flourish
- Prosper
Örnek Cümleler:
- I stumbled upon a hidden treasure while hiking in the woods. (Ormanda yürürken gizli bir hazineye rastladım.)
- The students stumbled through their math test. (Öğrenciler matematik sınavlarında tökezlediler.)
- The government stumbled in its response to the economic crisis. (Hükümet, ekonomik krize verdiği tepkide tökezledi.)
- I stumbled over my words when I tried to explain my feelings. (Duygularımı açıklamaya çalışırken sözlerime takıldım.)
- The team stumbled to a disappointing defeat. (Takım, hayal kırıklığı yaratan bir yenilgiye uğradı.)
Sonuç:
“Stumble” kelimesi, hem fiziksel hem de mecazi bağlamlarda tökezleme, sendeleme veya hata yapma eylemini ifade eder. Çeşitli eş anlamlıları ve zıt anlamlıları vardır ve günlük konuşma ve yazıda yaygın olarak kullanılır.