Substitute: Yerine Geçen, Vekil, Yedek
İngilizce Anlamı:
- Birinin veya bir şeyin yerine geçen kişi veya şey.
- Bir görevi veya işi geçici olarak üstlenen kişi.
- Bir sınavda veya yarışmada bir başkasının yerine geçen kişi.
- Bir kimyasal reaksiyonda bir maddenin yerini alan başka bir madde.
- Bir müzik parçasında bir bölümün yerine geçen başka bir bölüm.
Türkçe Anlamı:
- Yerine geçen, vekil, yedek.
- Bir görevi veya işi geçici olarak üstlenen kişi.
- Bir sınavda veya yarışmada bir başkasının yerine geçen kişi.
- Bir kimyasal reaksiyonda bir maddenin yerini alan başka bir madde.
- Bir müzik parçasında bir bölümün yerine geçen başka bir bölüm.
Örnekler:
- The teacher was absent today, so a substitute teacher taught the class. (Öğretmen bugün yoktu, bu yüzden yerine geçen bir öğretmen dersi verdi.)
- The player was injured, so a substitute player took his place. (Oyuncu sakatlandı, bu yüzden yerine geçen bir oyuncu onun yerini aldı.)
- The chemical reaction was not working, so the scientist used a substitute chemical. (Kimyasal reaksiyon çalışmıyordu, bu yüzden bilim insanı yerine geçen bir kimyasal kullandı.)
- The composer wrote a substitute movement for the symphony. (Besteci senfoni için yerine geçen bir bölüm yazdı.)
Substitute kelimesinin kullanıldığı ifadeler:
- Substitute teacher: Yerine geçen öğretmen
- Substitute player: Yerine geçen oyuncu
- Substitute chemical: Yerine geçen kimyasal
- Substitute movement: Yerine geçen bölüm
- Substitute product: Yerine geçen ürün
- Substitute service: Yerine geçen hizmet
- Substitute goods: Yerine geçen mallar
Substitute kelimesinin kökeni:
Substitute kelimesi, Latince “substitutus” kelimesinden gelir. Bu kelime, “yerine konan” anlamına gelen “substituere” fiilinden türemiştir.
Substitute kelimesinin eş anlamlıları:
- Replacement: Yerine geçen
- Deputy: Vekil
- Alternate: Yedek
- Stand-in: Yerine geçen
- Understudy: Yerine geçen
Substitute kelimesinin zıt anlamlıları:
- Original: Orijinal
- Genuine: Gerçek
- Authentic: Otantik
- Primary: Birincil
- Main: Ana