surat asmak: Kaşlarını çatıp yüzüne küskün bir anlam vermek. Kaşlarını çatıp yüzüne küskün veya dargın bir anlam vermek, somurtmak: Babam biraz surat…Devamını Oku
taabbüs: (C.: Taabbüsat) Yüz ekşitme, somurtma, surat asma.Devamını Oku
sefihan: Heybe gibi çatıp içine birşeyler konulan iki çuval.Devamını Oku
çatınmak: Kaşlarını çatıp surat asmak Örnek: Bazen kız, çatınmakta inat ederse birden hatırına her müşkülü halledecek bir çare gelmişçesine... H. Z.…Devamını Oku
ekşimek: Ekşi duruma gelmek. Mayalanmak. Utanmak, mahcup olmak. Sırnaşmak, ısrar etmek. Kaşlarını çatıp yüzüne küskün veya dargın bir anlam vermek, somurtmakDevamını Oku
ekşitme kuyusu: Pissuyun içindeki katı maddelerin kimyasal değişikliğe uğradığı ve sıvı ile katı maddelerin kolayca ayrıştırılabilir hale getirildiği kuyu.Devamını Oku
scowl: Kaşlarını çatıp bakmak Tehdit ederek bakma, tehditkâr bakış scowl'ingly kaş çatarak Tehdit ederek. Kaş çatmak, sert sert bakmak, sinirli bakmakDevamını Oku
kaş: Gözlerin üzerinde kemerli birer çizgi oluşturan kısa kıllar Örnek: Aşçıbaşı, kırçıl kaşlarını biraz daha çatıp karşıma çömeliyor. Y. Z. Ortaç…Devamını Oku