taşlamak sözlük anlamı nedir?

Sözlükte taşlamak kelimesinin manası:

  1. Taş atmak, taşa tutmak
    Örnek: Hem bağırıyor hem atlıları taşlıyordu. Y. Kemal
  2. Bir şeyin içindeki taşları ayıklamak.
  3. Metal bir parçayı zımpara ile törpüleyerek yuvasına alıştırmak.
  4. Taş döşemek.
  5. Üstü kapalı, iğneleyici söz söylemek.

taşlamak ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları

  • stone: Taş Taştan yapılmış şey Taşa benzer şey Tıb Taş atmak, taşa tutmak, taşlayarak öldürmek Meyvanın çekirdeğini çıkarmak Taş duvar örmek,… Devamını Oku
  • pelt: Post, hayvan derisi Deriden yapılmış giysi İnsan derisi. Taşlamak Atmak Topa tutmak Koşmak, seğirtmek Dövme, topa tutma Şiddetli darbe Sürat,… Devamını Oku
  • lapidate: Taşlayıp öldürmek, taşa tutmak, taşlamak Taşlamak Devamını Oku
  • allude: İma etmek, kastetmek, kinaye yoluyla söylemek Zikretmek, bahsetmek Kastetmek, üstü kapalı söylemek, taş atmak Devamını Oku
  • mouth: Hatiplik taslamak Kelimeleri çiğneyerek konuşmak Geme alıştırmak(atı) Nad Ağız Ağız gibi şey Haliç, boğaz Surat buruşturma Tane tane söylemek, geme… Devamını Oku
  • cevher: Bir şeyin özü, maya, gevher Örnek: Şu kuvvetin, cevherin sırrını öğrenmek için soruyorum. S. F. Abasıyanık Değerli süs taşı, mücevher.… Devamını Oku
  • üstü kapalı: Açık ve kesin olmayan Örnek: Onu yumuşatacağına, daha fazla alaycı yaptı; oldukça üstü kapalı bir sesle... H. E. Adıvar Devamını Oku
  • snipe 2: At -e gizli bir mevziden ateşŸ açmak. üstü kapalı bir şŸekilde eleşŸtirmek, laf atmak, taşŸ atmak. Devamını Oku
  • taramak: Bir şeyin tellerini birbirinden ayırıp karışıklığını gidermek Örnek: Anası sabaha kadar saçlarını tarıyor, düşünüyor, ürküyordu. Y. Kemal Bir şey veya… Devamını Oku
  • bilmece: Bir şeyin adını anmadan niteliklerini üstü kapalı söyleyerek o şeyin ne olduğunu bulmayı dinleyene veya okuyana bırakan oyun, muamma. Bilinmeyen… Devamını Oku
  • pave: Kaldırım döşemek Asfalt veya taş ile döşemek Düzeltmek Kaldırım Kıymetli taşları yüzük üzerine yan yana kakma. Devamını Oku
  • iğnelemek: İğne ile tutturmak Örnek: Hanım ipek peçesini açmış, çarşafının üzerine iğnelemiş. H. R. Gürpınar Üstü kapalı olarak onur kırıcı, üzüntü… Devamını Oku
  • intimate 2: Üstü kapalı söylemek, ima etmek, imlemek, çıtlatmak. Devamını Oku
  • piazza: Meydan, üstü kapalı balkon, taraça (kapalı) Bilhassa italyan şehirlerinde meydan, piyasa yeri Üstü kapalı direkler altı B.D Devamını Oku
  • nictate: İma etmek, üstü kapalı söylemek; göz kırpmak; yanıp sönmek Devamını Oku