Telaffuzu Zor İngilizce Kelimeler
İngilizce, dünyada en çok konuşulan dillerden biridir ve birçok farklı ülkede resmi dil olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle, İngilizce öğrenmek isteyen kişilerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Ancak, İngilizce öğrenmenin en zor yanlarından biri de telaffuzudur. İngilizce’de birçok kelime, Türkçedeki gibi telaffuz edilmez. Bu nedenle, İngilizce öğrenen kişiler, kelimelerin doğru telaffuzunu öğrenmek için ekstra çaba sarf etmek zorundadırlar.
Telaffuzu zor İngilizce kelimeler, genellikle uzun ve karmaşık kelimelerdir. Bu kelimeler, genellikle birçok sessiz harf içerir ve bu sessiz harfler, Türkçedeki gibi telaffuz edilmezler. Örneğin, “knight” kelimesi, Türkçede “nayıt” olarak telaffuz edilirken, İngilizce’de “nay-t” olarak telaffuz edilir.
Telaffuzu zor İngilizce kelimeler, sadece uzun ve karmaşık kelimeler değildir. Bazı kısa kelimeler de telaffuzu zor olabilir. Örneğin, “the” kelimesi, Türkçede “ze” olarak telaffuz edilirken, İngilizce’de “zi” olarak telaffuz edilir.
Telaffuzu zor İngilizce kelimeleri öğrenmek için, bu kelimeleri düzenli olarak tekrarlamak gerekir. Ayrıca, bu kelimelerin telaffuzunu dinlemek ve doğru telaffuzu taklit etmek de önemlidir. Telaffuzu zor İngilizce kelimeleri öğrenmek için birçok farklı kaynak bulunmaktadır. Bu kaynaklar arasında, İngilizce sözlükler, İngilizce telaffuz rehberleri ve İngilizce öğrenme uygulamaları yer almaktadır.
Telaffuzu Zor İngilizce Kelimeler İçin Faydalı Siteler ve Dosyalar
- İngilizce Telaffuz Rehberi
- İngilizce Sözlük
- İngilizce Öğrenme Uygulamaları
- Telaffuzu Zor İngilizce Kelimeler Listesi
Telaffuzu Zor İngilizce Kelimeler Örnekleri
- Anemone (deniz anemonu): “uh-nem-uh-nee”
- Cacophony (gürültü, kakofoni): “kuh-kof-uh-nee”
- Debris (enkaz): “deh-bree”
- Ephemeral (geçici, kısa ömürlü): “ih-fem-er-ul”
- Facetious (şakacı, nükteli): “fuh-see-shus”
- Gargantuan (dev, çok büyük): “gar-gan-choo-un”
- Harangue (nutuk, uzun konuşma): “huh-rang”
- Incognito (gizli, kimliğini gizleyerek): “in-kog-nee-toh”
- Juxtaposition (birbirine yakınlık, yan yana gelme): “juk-stuh-puh-zish-un”
- Lackadaisical (ilgisiz, kayıtsız): “lack-uh-day-zi-kul”
- Magnanimous (cömert, yüce gönüllü): “mag-nan-uh-mus”
- Obsequious (dalkavuk, yağcı): “uhb-see-kwee-us”
- Penultimate (sonuncuya bir önceki): “pee-nul-tuh-mut”
- Quixotic (çılgınca, hayalperest): “kwik-sot-ik”
- Rumbustious (gürültülü, patırtılı): “rum-bus-chus”
- Serendipitous (rastlantısal, tesadüfi): “ser-en-dip-i-tus”
- Ubiquitous (her yerde bulunan, yaygın): “yoo-bik-wi-tus”
- Vexatious (sıkıcı, can sıkıcı): “vek-say-shus”
- Wanton (başıboş, sorumsuz): “won-tun”
- Xenophobia (yabancı düşmanlığı): “zen-uh-foh-bee-uh”
- Yacht (yat): “yot”
- Zealous (gayretli, hevesli): “zee-lus”